banner137
banner12
Atalarımız ne güzel söylemiş!....
Bayılıyorum böyle özlü sözlere.Şimdi tam zamanını hatırlamıyorum ama baya bir zaman oldu.Başkan Sedefçi ile odasında konuşurken benim kendisinin üzerine çok geldiğimden yakınmış,basın toplantılarında çok soru sorduğum için beni eleştirmiş ve hatta en önemlisi “bak bir konu var.Bu konunun altından sen çıkarsan iki elim yakanda.Ama eğer sen çıkmazsan kamuoyu önünde senden özür dileyeceğim ve dünya ahret kardeşimsin”demişti.O gün bugündür kendisi ile yıldızımız barışmaz,beni basın toplantılarına da almaz olmuştu.Varsın almasın iş ile aşkı birbirine karıştırırsa olacağı budur.Ben Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi’nin toplantılarını açıklamalarını haber yaparım.Aksini yapmam ama o bunu anlayamadı.Anlattılar ama yine olmadı.CHP Genel Başkanından tutun, Genel Başkan yardımcısına kadar herkes bu konuyu bilir ve kendisine bunun yanlış olduğunu ve beni alması gerektiğini söylemiştir ama geri adım yok.Sorunda yok zaten…
 Eğer özgürlükten ,medyanın özgürlüğünden bahseden bir CHP varsa ve ikide birde Ak partinin basına uyguladığı sansürü Genel Başkan bazında haykırıp yerelde bunun kralını yaparsa partinin görüşüne de ters düşer diye düşünürüm.
Neyse gelelim bombaya!...
Hani ilik haberi yazdığımda ve kamuoyuna bomba gibi düşürdüğümde Sayın Başkan çıkıp oğlunun vatani görevini aslanlar gibi yaptığını,şahsımla ilgili olarak yandaş medyasının önünde atıp tuttuğunu ve bizlerle yasalar önünde hesaplaşacağını söylemişti ya…İşte o konu patladı.Elimde olan belgelere dayalı olarak yaptığım ve ortaya çıkardığım habere ilişkin olarak Edirne kamuoyu bile “yok canım” derken bu konuyu tek yazan biri olarak aslında mesajımı açıkça vermiştim ama o beni yandaşları ile dizinin dibine aldığı köpeği ile karıştırdı…
Çok hoş olmayan bir durum ama bir babanın oğluna yaptırdığı bu yasa dışı olayın ortaya çıkması ve yargının aleyhine karar vermesi bizim ne kadar haklı olduğumuzu ortaya koydu.Hadi şimdi çıkta akla bakalım kendini,yada dediğin gibi tut oğlunun kulağından götür askere….
Şimdi gelelim detaylara…
Yargılama sürecinin başladığı ilk dört devaya çeşitli bahaneler üreterek katılmayan Hakan Sedefçi beşinci davaya polis zoru ile getirilme kararı karşısında direnenmiş ve 2 Asliye ceza duruşma salonuna avukatları ile gelmişti.Hakim olayı anlatmış ve savunma istemişti.Şimdi savunmaya dikiz…
“2000 yılında doğu Akdeniz üniversitesine kayıt oldum.6 yıl süre ile bu okulda okudum.Ve binlerce kişinin katıldığı bir törende mezun oldum.Ben bilgisayar mühendisliği bölümünü kazandım ve okudum.Öğrenci diplomam yok ancak kimlik kartım halen duruyor istenmesi durumunda ibraz ederim.Ben okuldan gelen yazının hatalı olduğunu düşünüyorum.Yök yerleştirme belgem vardır.Okulla yaptığım görüşmede bölümlerin yanlış yazıldığı bu hatanın düzeltileceğidir.Ben bu konuda okuldan bilgi aldım.Eğer mahkemeniz isterse bu yazının aynısını sizlere gönderecekler ve gerçek ortaya çıkacaktır. Beratımı talep ediyorum.Yazı 2 yıllık bölüm olarak mezuniyet belgemin üzerine yazılmıştır yani Bilgisayar teknolojileri ve programlama olarak.Ben kendim Bilgisayar mühendisliği olan 4 yıllık bölümde okudum ve buradan mezun oldum”dedi.
İyide be genç kardeşim…Şimdi sorarım sana sen dört yıllık okuduğunu söyledin.Diplomanın yanlışlıkla 2 yıl olarak yazıldığını ifade ettin.Bu diplomayı eline aldığında gözlerin reye bakıyordu? 4 yılının heba olmuş olacağını düşünüp neden orada Üniversitenin kapısına dayanmadın?Hadi onu geçtik.Aldığın diplomada 2 yıl yazıyor ve sen bunu görmedin.Olmaz ama olabilir…yahu askerlik şubesine verdiği kağıda bakan memurların gözleri nereye bakıyordu?Madem iki yıllık mezun olduğuna dair belge var elinde ve yanlışlık yapıldı.Askerlik şubesi demi bunu göremedi?İki yıllık diploma ile sana kısa dönem yaptırdılar ya.Pes doğrusu.Bunu ben değil sen söylüyorsun.Bu kadarı da olmaz hani.
Şimdi şunu açıkça anlayalım.Sen bu diplomanın dört yıllık olanını aslanlar gibi yaptırdın.Askerlik şubesine de bunu verdin.Ve şubede bunu yedi.Yada şubedeki görevlinin yemesi için gerekeni yaptın.Eğer dediğin gibi diploman iki yıllıksa ve bunu şubedeki görmeden yada bakmadan sana bu askerliği kısa dönem yaptırdıysa ohoooooo….
Bence senin elindeki o verdiğin diploma sahteydi ve dört yıllıktı.Şubede buna göre gerekeni yaptı.Yada şubede bu işin içindeydi ve işi buna görev ayarladı.Neyse ben bu kıt aklımla bunları yazıp bir şeyleri eşelemeyelim.
Sevgili babanın hep söylediği bir laf var.Ben Türk Yargısına güveniyorum.Türk Adaletine güveniyorum.Bizde tıpkı baban gibi düşünüyor ve bu safhalarında araştırılacağına inanıyoruz.
Ne diyelim bir baba oğluna bu kadar mı kıyak yapar…..
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.