banner137
banner12

"Yarası olan gocunur” diyerek başlamak istiyorum. Hani şu son zamanlarda bir bardak suda fırtınaların koptuğu, eğitimde bomba etkisi yaratan açıklamalar ve bu açıklamalara eğitimcilerin acayip acayip tepkileri varya, biraz onlara değinmek istiyorum.

Hayırlısı ile 2012-2012 eğitim ve öğretim yılı başladı.Şu 4+4+4 konusunda ki çarpık açıklamalar ve bu açıklamalara gelen çarpık cevaplar ve dahası konuyu anlatan yada anlayan olmaması yaşanan sorunun aslında en içinden çıkılmaz bir hal aldığının en somut göstergesidir.

Evet öyle yada böyle eğitim ve öğretim yılı başladı.Şu an için ciddi bir sorun varmış gibide görünmüyor.Alan razı veren razı misali her ley tıkırında gidiyor.Bunu ben değil bana söyleyen eğitimcilerin ağzından ifade ediyorum!

Ancak benim asıl takıldığım mesele ne eğitimcilerin saçma sapan istekleri,ne eğitim sistemine verdikleri tepkileri, nede yaptıkları eylemleri.

Çıkıp ta düne kadar Atatürk’ün kitaplardan yavaş yavaş kaldırıldığı,söylemlerine yer verilmediği gibi ciddi konuları söyleyen eğitimciler ne yazık ki gördüm ki önce kendileri Atatürk’e olan bağlılıklarını yitirmişler.

Hadi öyle bir ülkede yaşadığımızı farz edelim.Atatürk düşmanları hat safhada.Bırakın adını yazmayı düşüneni bile ipe götüren bir düşünce olsun.Tüm bunların olmaması gibi bir şey yok.Elbette olabilir.Ama beyinlerdeki Atatürk’ü kim ama kim kaldırabilir?Kim yok edebilir?Buna kimsenin gücü yetmez.

Bu yıl ki eğitim ve öğretim açılışında çok dikkat ettim.Atamız ile ilgili hiç bir eğitimci konuşmuyor,alttan alttan O’nun düşüncelerini küçüklere hissettirmiyor, O’nun gösterdiği yolda kimse yürümüyor, hatta O’nun andını kimse içmiyor.Bu konuda Milli Eğitim Banklığının yobazca bir baskısı mı var?Bu konuda iktidarın yukarıdaki satırlar da bahsettiğim gibi bir zorlaması mı var?Hayır yok!Ancak bu konuda bir şeyler yapmak ta kimse istemiyor.

Örneğin sabahları bir koç okulda öğrencilerin okula alınmadan önce öğretmenleri yada müdürleri tarafından yaptıkları konuşmaları dinledim ve izledim.Hiç biri ama hiç biri Ulu Önder Mustafa Kemal’in bizlere emanet ettiği,Ulu Önderimizin bizlere dediği gibi cümleleri kullanmıyor.Önceleri sürekli olarak Atamız ile ilgili mesajlar verilir,O’nun sevgisi bizlere sınıflarda aşılanır ve bu sevgi beynimize kazınırdı.İşte biz böyle yetişen bir neslin evlatlarıyız.Ama bundan sonra yetişen neslin evlatlar asla ve asla böyle olmayacak.Bunda da tek sorumlu eğitimcilerdir.

Dediğim gibi kimse size baskı yapmıyor.Biz “A” harfini öğrenirken Ata’nın “A” sı derdi öğretmenimiz.Ayşe’nin yada Ali’nin “A” sı demezlerdi. “M” harfi derken Mustafa Kemal’in “M” si bile derlerdi.Ama şimdi yok.Kısacası siz müfredata elbette uyun.Ama sınıflarda bu sevgiyi çocuklara mutlak surette aşılayın.Her ne kadar Kitapların arasından bu ülkenin Başbakanının fotoğrafı çıkıp propagandası yapılsa bile siz kalbinizde ve beyninizde bunu değil, Atamızın büyüklüğünü çocuklarımıza, geleceğimizin teminatı yavrularımıza verin.

Bu yüzden diyorum ki!Kimse alınmasın.İğneyi kendinize değil çuvaldızı kendinize batırın ki Atamızın sevgisi ilelebet gönüllerde ve beyinlerde kazınsın ve kalsın.

Her ne kadar birileri Atamıza dil uzatsa da,O’nun yaptıklarına saygısızlık yapsa da siz eğitimciler olarak bugün ektiğiniz tohumların yeşermesini ve filizlenmesini vereceğiniz mücadele ile sağlayın.

Çünkü Atatürk’ün büyüklüğü onu görmek istemeyenleri, O’nun yaptıklarını duymak istemeyenleri kör ve sağır etmiştir.

“Yarsı olan gocunur” diyerek başlamak istiyorum.Hani şu son zamanlarda bir bardak suda fırtınaların koptuğu,eğitimde bomba etkisi yaratan açıklamalar ve bu açıklamalara eğitimcilerin acayip acayip tepkileri varya, biraz onlara değinmek istiyorum.

Hayırlısı ile 2012-2012 eğitim ve öğretim yılı başladı.Şu 4+4+4 konusunda ki çarpık açıklamalar ve bu açıklamalara gelen çarpık cevaplar ve dahası konuyu anlatan yada anlayan olmaması yaşanan sorunun aslında en içinden çıkılmaz bir hal aldığının en somut göstergesidir.

Evet öyle yada böyle eğitim ve öğretim yılı başladı.Şu an için ciddi bir sorun varmış gibide görünmüyor.Alan razı veren razı misali her ley tıkırında gidiyor.Bunu ben değil bana söyleyen eğitimcilerin ağzından ifade ediyorum!

Ancak benim asıl takıldığım mesele ne eğitimcilerin saçma sapan istekleri,ne eğitim sistemine verdikleri tepkileri, nede yaptıkları eylemleri.

Çıkıp ta düne kadar Atatürk’ün kitaplardan yavaş yavaş kaldırıldığı,söylemlerine yer verilmediği gibi ciddi konuları söyleyen eğitimciler ne yazık ki gördüm ki önce kendileri Atatürk’e olan bağlılıklarını yitirmişler.

Hadi öyle bir ülkede yaşadığımızı farz edelim.Atatürk düşmanları hat safhada.Bırakın adını yazmayı düşüneni bile ipe götüren bir düşünce olsun.Tüm bunların olmaması gibi bir şey yok.Elbette olabilir.Ama beyinlerdeki Atatürk’ü kim ama kim kaldırabilir?Kim yok edebilir?Buna kimsenin gücü yetmez.

Bu yıl ki eğitim ve öğretim açılışında çok dikkat ettim.Atamız ile ilgili hiç bir eğitimci konuşmuyor,alttan alttan O’nun düşüncelerini küçüklere hissettirmiyor, O’nun gösterdiği yolda kimse yürümüyor, hatta O’nun andını kimse içmiyor.Bu konuda Milli Eğitim Banklığının yobazca bir baskısı mı var?Bu konuda iktidarın yukarıdaki satırlar da bahsettiğim gibi bir zorlaması mı var?Hayır yok!Ancak bu konuda bir şeyler yapmak ta kimse istemiyor.

Örneğin sabahları bir koç okulda öğrencilerin okula alınmadan önce öğretmenleri yada müdürleri tarafından yaptıkları konuşmaları dinledim ve izledim.Hiç biri ama hiç biri Ulu Önder Mustafa Kemal’in bizlere emanet ettiği,Ulu Önderimizin bizlere dediği gibi cümleleri kullanmıyor.Önceleri sürekli olarak Atamız ile ilgili mesajlar verilir,O’nun sevgisi bizlere sınıflarda aşılanır ve bu sevgi beynimize kazınırdı.İşte biz böyle yetişen bir neslin evlatlarıyız.Ama bundan sonra yetişen neslin evlatlar asla ve asla böyle olmayacak.Bunda da tek sorumlu eğitimcilerdir.

Dediğim gibi kimse size baskı yapmıyor.Biz “A” harfini öğrenirken Ata’nın “A” sı derdi öğretmenimiz.Ayşe’nin yada Ali’nin “A” sı demezlerdi. “M” harfi derken Mustafa Kemal’in “M” si bile derlerdi.Ama şimdi yok.Kısacası siz müfredata elbette uyun.Ama sınıflarda bu sevgiyi çocuklara mutlak surette aşılayın.Her ne kadar Kitapların arasından bu ülkenin Başbakanının fotoğrafı çıkıp propagandası yapılsa bile siz kalbinizde ve beyninizde bunu değil, Atamızın büyüklüğünü çocuklarımıza, geleceğimizin teminatı yavrularımıza verin.

Bu yüzden diyorum ki!Kimse alınmasın.İğneyi kendinize değil çuvaldızı kendinize batırın ki Atamızın sevgisi ilelebet gönüllerde ve beyinlerde kazınsın ve kalsın.

Her ne kadar birileri Atamıza dil uzatsa da,O’nun yaptıklarına saygısızlık yapsa da siz eğitimciler olarak bugün ektiğiniz tohumların yeşermesini ve filizlenmesini vereceğiniz mücadele ile sağlayın.

Çünkü Atatürk’ün büyüklüğü onu görmek istemeyenleri, O’nun yaptıklarını duymak istemeyenleri kör ve sağır etmiştir.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.