Sizi ipe götürmek lazım!

Son 20 yılda kenti pervasızca imara açan ve açılan yerlerde ki sıkıntılardan dolayı vatandaşları mağdur eden kişileri aslında ipe götürmek lazım. Her şeyin faturasını belediye başkanına kesmek aslında pek doğru değil.Sadece eline sevk irsaliyesini vermek lazım.Çünkü onda da bunun kabahati yok değil.Kentteki sorunların üstesinden gelen ve yanına topladığı birkaç yalaka basın mensubu ile işleri rayında gibi gösteren ve eleştirmek yerine yıkama yağlama istasyonu gibi çalışan yalaka takımından dolayı halkta gerçeklerden bihaber.Kimse gerçekleri yazmıyor.Yazsa da biri ak biri kara diyor bu yüzden de halk yani sizler iyi yazan için “kim bilir ne menfaati var” kötü yazan için ise “mamasını alamamıştır”yorumlarını yapıyorsunuz.Bizler gerçekleri yazmaktan, belediye de olup bitenleri kaleme almaktan, üzerimize top yekün gelinse bile asla vazgeçmeyeceğiz.Her gün savcı karşısına çıksam da, mahkemenin buradan red verdiği karar birileri tarafından Kırklareli itirazlı tekrar önüme konsada haklı olduğumu zaman içinde herkes görecek ve anlayacak. Bu kentte yaşayan biri olarak elbette Belediye başkanını karalamak gibi bir niyetim yok.Ama başkan bu kentin sorunlarını yalakalarından değil kendisini bizim gibi eleştirenlerden dinleyecek ve okuyup anlayacak.Sayın başkan her ne kadar bazı kişileri kaideye almadığını söylese de Facebook la yatıp kalktığını ben çok iyi biliyorum.Daha önceden de yazmıştım; sayın başkan bu konuda iki sekreterini bu iş için görevlendirmiş… Kentte tüm sorunlar bitti bizimki, sülale boyu Çin’e geziye gitti.Birkaç yere gidip gördüklerini kente uygulamada üzerine yok sayın başkanın.Artık bu gezi dönüşü sonrasında herhalde Çin Seddi’ni Sedef kulenin yanın inşa eder. Yahu dedim ya bu kentte yapılan imar uygulamaları ile birilerinin cebi dolarken, bizlerin evlerinin bodrumları su doluyor.Kenti bir Venedik havasına büründüren başkanın en büyük projesi bu olsa gerek.Alın size Venedik!.... Yıllar önce çalıştığım gazetede yaptım haber aslında bugünlerin habercisiydi.Siz kalkıp dere yatakları üzerine imar uygulaması yaparsanız olacağı budur.Gidin de görün bakalım Hoca Ahmet Yasevi caddesi üzerini.Yani Vali Fahri Yücel İlköğretim okulu civarını.Allahtan okullar tatil.Yoksa o okulda okuyan öğrenci ve velileri ile öğretmenleri inanın mahsur kalacak ve öğlen tatilinde kesinlikle içeri yada dışarı giriş çıkışları Sivil Savunma ekipleri ile olacaktı. Başkan göre hava hoş.O şu an Uzakdoğu masajının keyfini çıkarıyor….Bakalım hangi projesi ile karşımıza çıkacak.Uyduruk kayduruk proje. Bu kent sadece belli bölgelerden ibaret değil.Her şeyi yeni yerleşime yada çarşı merkeze yapmak yada oy aldığı bölgelere tapmak belediyecilik değildir.Belediyecilik kıyı, kenar mahallelerde’de yaşam kalitesini en üst seviyelere çıkartmaktır.Roman mahallelerinden adı geçen ve sözü dinlenen üç beş kişiyi para ile bağlamak yada onların yakınlarını işe almakla bu işlerin sonu bulunmuyor.Önemli olan tüm Romanları eşit miktarda varsa bir pastadan faydalandırmaktır. Siz hangi mantıkla 223 sokak üzerinde bulunan dere yatağının üzerine imar verdiniz?Burada ki rantınız neydi?Sözüm ona TEM otoyolu alt kısmından yani güney kısmında bulunan ve sizlerin su depolarının altındaki tüm suyu toplayıp Kirişhaneye kadar uzanan hattaki dere yatağını kurudu diye nasıl kapattırdınız?Sözde yer altına koyduğunuz küçücük künklerle bu işi yapacağınızı sandınız adama, denetimsizliğinizden vatandaş binayı üzerine kondurmuş ve kanalı kapatmış siz hala seyretmeye devam ediyorsunuz!Hay sizin gözünüze!..... Bu yüzden diyorum ki; Bu kenti günlük pazarladınız.Gelecek için değil.Bu kenti içinde yaşayanlara yaptığınız sözde icraatlarla günlük yaşattınız gelecek için değil.Yaptığınız parklar, bahçeler, süs havuzları yada ışıl ışıl yanan bu kentin lambaları çağdaşlığımızın yalan yüzü olsa gerek. Batıya açılan aydınlık yüzde aslında maske var.Çıkar var, menfaat var.Yalan var entrika var.Çünkü bu kentte Sedefçi ve onun idare ettiği belediye var……