17-25 Aralık sanıkları ilk kez Hakim karşısına çıktı!

17-25 Aralık Soruşturması kapsamında yakalanarak gözaltına alınan ve çıkarıldıkları mahkeme tarafından haklarında “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya veya Görevini Yapmasını Engellemeye teşebbüs etme,Silahlı Terör Örgütüne üye olma,Dini İnanç ve Duyguların İstismarı Suretiyle Dolandırıcılık,Terörizmin Finansmanın Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet”suçlarından tutuklu bulunan 25’i firar 15’i tutuklu toplam 40 sanıklı davanın Edirne’deki ilk duruşması bugün Edirne 2.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

12 saat süren davaya 15 tutuklu sanık katıldı.Yer darlığı nedeniyle Adliye içinde bulunan Konferans salonunda görülen davanın mahkeme Başkanlığı’nı Tayyip Özdurmaz yürüttü.

İlk olarak tutuklu sanıklar ve yakınlarının salona alınması ile başlayan davada sanıkların kimlik tespiti yapıldı ve ardından bahse konu suçlamalara ilişkin duruşma tutanaklarındaki ifadeleri okundu.

Aralarında İş adamı,öğretmen ve yönetici pozisyonunda kişilerin bulunduğu davanın en önemli sanığı ise Amerika’da yaşayan ve iadesi yapılmayan FETÖ/PDY örgütünün lideri olarak bilinen firari sanık Fetullah Gülen’di.

Edirne’de bulunan ve cemaate yakınlığı ile bilinen bazı derneklere üye oldukları ve bu dernekler aracılığı ile örgüte finansman sağladıkları belirlenen sanıklar ifadelerinde suçlamaları kabul etmezken,derneklerin kuruluş amaçların belli olduklarını ve o dönemde legal olan derneklere üye olduklarını ve örgüt bağlantısı olduğunu bilmeleri halinde bu tür derneklerde yer alamayacaklarını ifade ederek,örgüte maddi destek veya finansman sağlamadıkların belirttiler.

İddianamede yer alan tanık ifadeleri ve gizli tanık beyanlarına göre tutuklu oldukları bilinen sanıklar ve müdafi avukatları tek tek savunma yaparak silahlı terör örgütüne üye olmak suçlamasının kendileri için çok ağır bir suç olduğunu ve davaya konu suçlamaların ispatı gerektiren suçlamalar olduğunu kaydettiler.

Yaklaşık 5 aydır tutuklu bulunan sanıklardan Dershane Yöneticisi Erdoğan Duman suçlamaları kabul etmeyerek 4 Haziran ‘dan buyana tutuklu olduklarını ve Dernekler başta olmak üzere tüm bu yapılanmalara Devletin izin verdiğini ve bu tür derneklerin legal dernekler olarak resmiyetlerinin bulunduğunu ve Öğretim Kurumları başta olmak üzere diğer faaliyetlerin her birinden ve denetiminden Devletin organlarının haberdar olduğunu kaydetti.

İmamlardan sorumlu kişi olarak tespit edilen tutuklu sanık Halil İbrahim Karadeniz ise kendisinin Diyanet Kadrosunda görev yaptığını ve Devletin Sempatiyle zamanında baktığı dernek veya cemaate kendisinin de o dönemdeki herkes gibi sempatiyle yaklaştığını ancak 17-25 Aralık süreci sonrasında işliğini kestiğini ifade etti.

Bankalardaki hesaplar ve para trafiğine dikkat çeken Mahkeme başkanı Bank Asya’da ki para trafiklerini tek tek tüm sanıklara sordu.Üyelerin birbirleri arasındaki bağlantılarının yanı sıra haberleşmede kullandıkları telefon ve By.Lock ve Eagle gibi yazılımlardan haberdar olup olmadıklarının sorulması üzerine sadece tutuklu sanık Serkan Yıldırım By.Lock’u telefonuna indirdiğini ancak kullanmadığını belirtti ve sonradan telefonundan kaldırdığını ifade etti.

Tutuklu sanık iş adamı İsmail Özkan ise hayır işlerini sevdiğini ve inançlı bir kişi olarak çevrede bilindiğini ve her türlü yardımı yaptığını kaydederek “ ben çeşitli dermeklerde görev aldım.Anaokulu yaptırdım.Yardımı severim ancak örgütle hiçbir bağım yoktur”dedi.

Sanıkların hiç biri üzerlerine atılı suçlamayı kabul etmeyerek beraatlerini istedi.

Bişder,Eder,Ayder,Balkander  gibi dernekler ile bazı okul ve yurtlardaki para transferleri ile çek ve nakit alış verişlerini tutuklu sanıklara yönelten mahkeme başkanının sorularına cevap veren sanıklar “çeklerin arkalarında yazılı olan rakamların iddia edildiği gibi kod olmadığını,hesap numaraları olduğunu savunarak yapılan işlemlerin yasal olduğunu beyan ettiler.

Özellikle Eder  üzerinden yapılan projelerde Bakanlık tarafından aktarılan 70 bin 792 TL paranın harcanması veya kayıtlarının tutulmasında bazı usulsüzlükler olduğuna dikkat çeken Mahkeme heyeti sanıklara konuyu sordu.Sanıklardan Eder saymanı matematik öğretmeni Erhan Bozne; o dönemde muhasebecileri olmadığı gerekçesi ile harcamaları günü güne kayıt edemediklerini ve bir usul hatası yaptıklarını nacak bunun farkına geç vardıklarını belirtti.Mahkeme başkanı ise paranın dernek üyeleri hesabına aktarıldığını ve üyelerin hesaplarına 10 bin TL civarında rakamın olduğunun tespit edildiğinin görüldüğünü ifade ederek savunma istedi.Erhan Bozne ise durumdan kendisinin haberi olmadığını ifade ederek işlemlerin bilgisi dışında yapılmış olduğunu beyan etti.

12 saat süren davanın sonunda Savcılık İddia makamı sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep ederek mahkemeye ara verildi.

Mahkeme verilen ara sonrasında tutuklu sanık yakınlarını salondan çıkararak ara kararı okudu ve sanıkların tutukluluk hallerinim devamına ve davanın 9 Ocak 2017 tarihine ertelenmesine karar verdi.

Mahkeme tutuklu sanıklar hakkında “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya veya Görevini Yapmasını Engellemeye teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, “Silahlı Terör Örgütüne üye olma” suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis “Dini İnanç ve Duyguların İstismarı Suretiyle Dolandırıcılık”suçundan 2 yıldan 7 yıla kadar hapis, “Terörizmin Finansmanın Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet” suçundan ise 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları istemiyle dava açmıştı.