“Oldukça zor bir dönemden geçiyoruz. Ortadoğu’da büyük bir insanlık ayıbı yaşanıyor. Irakta İŞID vahşetinin yanı sıra, Gazze’de de İsrail insanlık suçu işliyor. Gazze Halkı ve Türkmenlere ve mezhebe dayalı vahşete maruz kalan tüm halkalara hep birlikte üzülüyoruz. Bunlara kolumuz nasıl ulaşır diye çabalarken, biz de kendi felaketlerimizle mücadele etmeye çalışıyoruz.
Geçtiğimiz hafta Edirne’mizde bir sel felaketi yaşanmıştır. Bu yoğun gündem içerisinde Ulusal Basınımızda yer bulamayan selin bizlere bilançosunu ve Edirne Halkının durumu paylaşmak istiyorum.
Durum felaket.
Ateş düştüğü yeri yakıyor.
16 Temmuz gecesi yoğun ve etkili yağış Edirne’mizde özellikle Uzunköprü ilçemizde ve Uzunköprü’nün Aslıhan, Sığırcılı ve Dereköy’de yaklaşık 20 evinin tamamen yıkılmasına 100’ü aşkın evin de oturulamaz hale gelmesine neden oldu.
Bunun yanı sıra bu bölgelerdeki köylerimizin geçim kaynağı hayvanları ve TMO açılmayıp alım yapamamasından köylülerimizin bahçelerinde depoladıkları 100lerce ton buğday telef oldu. Ve yine aynı sel sebebiyle binlerce ton buğday ise ıslandığı için ancak yemlik hale geldi.
Uzunköprü Merkez’de de 100’ü aşkın ev sular altında kaldı. Ayrıca Ergene ve Meriç ovalarını basan sel yaklaşık 150bin dönüm ekili tarım arazisini sular artında bıraktı.
Uzunköprü Merkez’den başlamak üzere; Çiftlikköy, Salarlı, Paşayenice, Sazlımalkoç, Sığırcılı, Çakmak, Eskiköy, Kırköy, Kırcasalih, Kavakayazma, Balabankoru; Meriç Akıncılar, Saatağaç, Küçükaltıağaç, Büyükaltıağaç, Yenicegörece, Adasarhanlı; İpsala Balabancık, Sultanköy, Sarıcaali, Sarpdere, Turpçular köylerinin ekili alanları tamamen sular altında kaldı.
Bu bölgedeki çiftçilerimizin maddi zararı yüz milyon TL’yi aşmış durumdadır.
On binlerce insanımızın etkilendiği bu sel felaketinin boyutlarının objektif olarak belirlenmesi ve zararlarının tazmininin değerlendirilmesi ve bundan sonra benzer felaketlerin yaşanmaması için alınması gereken önlemlerin saptanması amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kurulması talebinde bulunduk.
Zira her bir köyümüzde de DSİ tarafından planlanan dere ıslahları uzun yıllardır ödenek yokluğundan hayata geçirilememiş. Bu nedenle de yoğun yağış bu sonucu doğurmuş büyük maddi kayba neden olmuştur.
Bir de çiftçinin yanında olması beklenen TARSİM konusu var. Halk devletin şefkatli elini arıyor ama ne yazık ki hükümet halkı daha da derin sıkıntılara, ayrışmalara sürüklemekle meşgul. Köylünün bin derdinden biri bu felakete duyarsız kalınmamalı derhal hükümet bir çözüm üretmelidir. Sizlere de bu konuda yapacağınız destekler için teşekkürlerimi sunuyorum.”dedi.
Değirmendereli, Pazartesi günü Meclis Genel Kurulu’nda Araştırma Komisyonu kurulmasıyla ilgili olarak da bir konuşma yapacak.