Türkiye ile Yunanistan arasındaki doğal sınır hattını oluşturan ve 182 km uzunluğu olan Meriç nehrindeki cesetler her iki ülke yetkililerini kara kara düşündürüyor.
Ülkelerindeki sıkıntılardan kurtulmak ve Avrupa’ya geçerek yeni bir yaşam kurmak için Meriç nehrinin belli bölümlerini yasa dışı yollardan geçmeye çalışan çok sayıda mültecinin yaşamını yitirdiği nehirde adeta cesetlerin yüzdüğü iddia ediliyor.
Meriç nehrinin su seviyesinin düşmesi ile nehirden geçişlerin kolay olduğunu düşünen çok sayıda mültecinin gece geçiş sırasında nehrin derin kısımlarına denk geldiği ve birçoğunun yüzme bilmediği için yaşamlarını yitirdiği tahmin ediliyor.
Her iki ülke arasında sınır oluşturan Meriç nehri ortasında oluşan adacıkların kenarlarında ki ağaç köklerine ve kum yığınlarına takıldığı görülen cesetlerin her iki ülke yetkilileri tarafından belirsizlik yüzünden alınamadığı belirtiliyor.
Nehrin ortasında oluşan adacıkların kime ait olduğu konusunda her iki tarafın yetkililerin belirsizlik yaşadığı ve cesetleri bu yüzden alamadığı iddia ediliyor.
Yunan medyasında yer alan bir habere göre ise Yunan yetkililerin cesetleri almak istediği ancak Türk tarafının olası bir tacize yol açacak müdahalesinin beklentisinin olduğu ifade edilerek Türk tarafında da aynı sıkıntının oluştuğu ve cesetlerin alınamadığı iddia ediliyor.