Meriç ve Tunca nehirleri üzerindeki seyir köşkleri, bakımsızlık ve üzerlerine yazılan yazılar yüzünden turistlerden eleştiri alıyor.
Başka ülkelerde tarihi eserlere olan saygı ve ülkemizde ki tarihi eserlere yapılan saygısızlığı gözlemleyen turistler en çok Meriç ve Tunca nehri üzerinde bulunan köprülerin seyir köşklerine yapılan tahribatı gözlemlediler.
Tarihe yapılan saygısızlığı görmezden gelen ve bu şekilde bırakan yetkililere de sitem eden turistler tarihe karşı işlenen bu suça da kayıtsız kalınmaması gerektiğini savundular.
Meriç ve Tunca nehirlerinin üzerinde yer alan Mecidiye ve Ekmekçizade köprülerinin ortasında yer alan ve yakın döneme kadar Mehmetçik tarafından kontrol altında tutulan seyir köşkleri, Edirne’ye yakışmayan bir görüntüye sahip. 80’li yılların sonuna kadar Türk askerinin nöbet tuttuğu ve mimari yapılarıyla köprülere ayrı bir güzellik katan seyir köşkleri, bakımsız halleriyle birçok tepkiye yol açıyor.
Osmanlı döneminde inşa edilen ve padişahların nehri izlemesi için yaptırdığı bilinen seyir köşkleri, sprey boyalarla ve duvar kalemleriyle adeta yapboz tahtasına dönmüş durumda. Özellikle Meriç Köprüsü üzerindeki seyir köşkünün tavanında yer alan işlemeler, sanatsal ve görsel güzellikleriyle dikkat çekiyor.
Bakımsız görüntüleriyle ‘Burası sahipsiz mi?’ dedirten seyir köşkleri çöplüğü andıran görüntüleriyle de dikkat çekiyor. Bazı duyarlı vatandaşlar yetkililerin buraya sahip çıkması gerektiğini belirterek, “Şehrimizin önemli turist çeken noktalarından biri olan Karaağaç yolu üzerindeki bu seyir köşkleri, ziyaretçilerin özellikle durup fotoğraf çektiği bir yer. Bu nedenle Edirne için vitrin bir konum diyebiliriz. Böylesine güzel ve tarihi olan bir bölgenin bakımsız ve kirli olması kentimize yakışmıyor” diyerek yetkilileri göreve davet etti.
Köprü kesme taştan olmasına karşın tarih köşkü ile karşısındaki balkon mermerden yapılmıştır. Köşk, dört kemer üzerine oturan aynalı tonozdur. Ön yüzündeki alınlığın ortasında kabartma olarak yuvarlak şekilli yapılmış, ortada alt ve üstü fiyonklu çelenk içinde silik tuğra izleri vardır. Edirne mezar taşlarında görülen bu tür düzenlemelerin köprü kitabe köşkünde bulunması o dönem özelliğinin bir uygulamasıdır, yanlarda ise armalar vardır. Köşkün tonozunu taşıyan sütunlar dikdörtgen şekilli olup, öndekiler çiftedir. Kaide ve başlıkları kenger yapraklıdır. İçinde oturmak için mermer sekisi(döşeme) vardır, köşke giriş iki yandan ve merdivenli olup, korkuluklarının uç kısmı kıvrımlıdır. Dört sütun üzerine kemerle oturan ve aynalı tonozlu üst örtüye sahip olan Seyir Köşkü’nün alınlık kısmı dönemin üslubu olan ampir sanatının süsleme örgeleriyle bezenmiştir.
Dağarcığında askerlik ve soylulukla ilgili kılıçlar, çatılmış silahlar, bayrak demetleri, davullar, zırh, miğfer, girland ve perde motifleri görülen ve bir yandan devletin gücünü de simgeleyen neo-klasik ampir üslubu, kendini yenileme girişimlerinde olan Osmanlı İmparatorluğu’yla da örtüşmekteydi.