Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'ne katılmak üzere Edirne'ye gelen Müezzinoğlu, depo açılışı için Edirne Ticaret Borsası'na geçti.
Burada yapılan buğday satışına katılan Müezinğlu 715 kuruştan 5 ton buğday aldı.
Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Özay Öztürk'ün makam odasına geçen Müezzinoğlu, Mısır'da yaşanan darbe sürecini değerlendirdi.
Mısır'da yaşanan darbenin ardından ölenlerin ve yaralananların olduğunu dile getiren Müezzinoğlu, bu anlamda kendilerine herhangi bir talep geldiğinde her zaman sağlık anlamından ambulans uçaklarımızı gönderebileceklerini belirtti.
Müezzinoğlu, "Tahliye gemisi ihtiyacı varsa tahliye gemilerimizi de gönderebiliriz. Libya'da kendi insanlarımız vardı. Şu anda Mısır'da kendi vatandaşlarımıza yönelik bir ihtiyaç söz konusu değil. Dolayısıyla Mısır kendi içinde sağlık sorunlarını çözdüğü sürece bizden bir talebi olmadığı sürece bu sorunun cevabı şu anda boştadır." dedi.
Mısır'daki darbe sürecini değerlendiren Sağlık Bakanı, sandığın hak ve hukukuna nereden müdahale gelirse gelsin karşı çıkmak gerektiğinin altını çizdi.
Müezzinoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu anlamda özellikle Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün çok net ilkesel bir cümlesi var. 'Egemenlik kayıtsız, şartsız millettindir' der. Dolayısıyla demokrasilerde egemenliğin millete ait bir sistemde birilerinin meydanlara çıkarak sandığın hak ve hukukuna müdahale etmesini dün de tasvip etmek ne kadar yanlış ise bugün de ona 'ama' diyerek gerekçeler bulmak çok doğru olmadığına, demokrasiden yana olmak, hukuktan yana şayet merkezde ise sandığın hak ve hukukuna herkes değer vermeli ve saygı duymalıdır."
Hangi güç ve otorite olursa olsun demokrasilerde egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunu dile getiren Müezzinoğlu, "Neticede sandıktan gelmiş ve yüzde 50'nin üzerinde bir oy oranıyla gelmiş bir yönetim yaklaşık 7 ay kadar önce anayasa yapmış ve anayasasını topluma sunmuş ve buradan da yüzde 63'ün üzerinde anayasa değişikliğine toplumun katkısını almış bir yönetim, birilerinin hesapları tutmadı diye alaşağı edilmesini açıkçası demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü adına doğru bulmadığımı ifade ediyorum." diye konuştu.
Demokrasinin, insan haklarının öncülüğünü yapanların, hukukun üstünlüğü diyenlerin bu tür darbelere çifte standartlı duruşlarını doğru bulmadığını açıklayan Sağlık Bakanı, "İçimizde de yer yer bazı siyasilerimizin yani Tahrir Meydanı'na toplananlarla uzlaşmayanların akıbeti bu olur gibi cümleleri söylemelerini açıkçası çok ilkesiz ve çok sığı bir hukuk anlayışı olarak görüyorum. O nedenle meydana çıkanlara sandığın hukuku teslim edilecekse o zaman hukuku meydanlar üzerine kurmak gerekir ki, böyle bir demokrasi yok, böyle bir hukuk devleti anlayışı da medeni dünyada olmaz ve olamaz." açıklamasında bulundu.