CHP Edirne Milletvekili ve CHP Edirne Belediye Başkan Adayı Recep Gürkan, partisinin Merkez İlçe Başkanlığı’nda düzenlediği bazın toplantısında özgürlüğün sesi dediği İzmir Milletvekili Mustafa Balbay'ın Edirne programını kamuoyu ile paylaştı ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gürkan'ın konuşmalarının hedefinde ise Edirne Belediye Başkanı ve DSP'den Başkan Adayı Hamdi Sedefçi vardı. Gürkan, Sedefçi’nin bazı açıklamalarına ilişkin "Hodri meydan" dedi.
Gürkan basın toplantısında önce İzmir Milletvekili Mustafa Balbay'ın Edirne programına değindi ve şöyle dedi: "Bugün itibarı ile seçime 7 gün kaldı. Yoğun bir kampanya dönemiydi. Herkes projelerini halka anlattı ve bir hafta içinde daha yoğun bir şekilde anlatmayı sürdüreceğiz. Örgütüme ve büyük desteğini gördüğümüz Edirne halkına çok teşekkür ediyorum. halkımız onurlandırıp, gururlandırıyor. Edirneliler'e hizmet etme isteğimiz artarak büyüyor ve adeta ateş topuna dönüştük. Edirne insanı içten güler yüzlü, hoş görülü. Allah inşallah Edirne'yi hizmeti nasip edecek. Biz de 5 yıl boyunca temiz, şeffaf, adil şekilde Edirnelilerle el ele bu hizmetleri vereceğiz. Yarın İzmir Milletvekilimiz özgürlüğün sesi sayın Mustafa Balbay Edirne'de olacak. Sabah 09.00'da Lalezar'da, saat 10.00'da Saraçlar Caddesi'nde bir seçim bürosu açılışı yapıp esnafımızı ziyaret edeceğiz. Saat 12.00'da Mimar Sinan Spor Salonu'nda Sayın Balbay halkımızla buluşacak. Yoğun programı nedeniyle daha sonra kendisini yolcu edeceğiz. Tüm Edirnelileri özgürlüğü sesini dinlemek üzere Mimar Sinan Spor Salonu'na davet ediyorum."
İl Başkanı Oktay Bozkurt ve Merkez İlçe Başkanı Şenol Geçmiş ve partililerin hazır bulunduğu toplantıda "Hodri Meydan" diyerek şunları söyledi:
"UCUZ ŞOVLARA UCUZ NUMARALARA İHTİYACIMIZ YOK"
Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi'nin 2009'da kendisine ait broşürleri dağıttığı iddiasına yönelik Gürkan, "Kendi çalıp kendi oynar diye bir atasözümüz var. Depolarımız açık isterseniz hem bu binada hemde şimdi eğitim binası olarak kullandığımız binada gidip bakabiliriz. Kaldı ki o broşürler eskiye benzemiyor depoda kalmış gibi değil, yeni basılmış gibi duruyor. Cumhuriyet Halk Partisi üzerinden kimse prim yapmaya çalışmasın. Herkes gitsin kendi partisi üzerinden propagandasını yapsın. Cumhuriyet Halk Partisi Cumhuriyet Halk Partililer ile beraber emin adımlarla iktidara yürüyor.
Bizim öyle ucuz şovlara, ucuz numaralara ihtiyacımız yok. Biz halkın partisiyiz rantın partisi değiliz. Bu işlerden de anlamayız. Ne ilgimiz, ne düşüncemiz, ne de bilgimiz var. Edirne halkı 30 Mart'ta kararını verecek."
"GERÇEK ANKETİ AÇIKLASINLAR HODRİ MEYDAN"
Anketlere ilişkin, gazetecilerin "Anketlerin hangisine halk inansın?" sorusuna da Gürkan şu yanıtı verdi:"Seçim dönemlerinde etrafta çok bilgi dolaşıyor. Bir kısmı temiz bir kısmı da maalesef temiz olmayan bilgi veya kirli bilgi. Dedikodular üretiliyor, insanların hakkında yargısız infazlar, yargı cellatlığı yapılıyor. İşte bu benim dosyalarım gibi. Bunu iddia ettim tık çıkmadı. Şimdi yeni bir şey türetiyorlar, türetsinler. Edirne halkı bunlara 2011'de de cevap verdi, 2014'te de cevap verecek. Bu çirkin iftiralara, karalama kampanyalarına 2011'de 3 Nisan'da, 12 Haziran'da da okkalı bir Osmanlı tokadı atmıştı. Şimdi 30 Mart'ta da atacak. Anketlerle ilgili maalesef ülkemizde çok ciddi anket firmaları olduğu gibi bu işi profesyonel anlamda yapanlarda var. Ben o anketin ne kadara yaptırıldığını hatta parasını da kimin ödediğini biliyorum. O anketin gerçek rakamlarını da biliyorum. O ankette DSP'nin yüzde 11 çıktığını da biliyorum. Gerçek anketi açıklasınlar. Hodri meydan! Ama en büyük anket 30 Mart'ta sandıklardan çıkacak. Edirne halkı ihaneti affeder mi etmez mi onu 30 Mart'ta göreceğiz. Edirne halkının ihaneti affetmeyeceğine yürekten inanıyorum."
"Beklediğiniz oy oranı nedir?" sorusuna Gürkan,"Biz ayın 19'unda Metrapol firmasının yaptığı bir anket yayınlandı. Bu anketle bizim ilgimiz yok bilgimiz yok, parasını pulunu vermedik, karışmadık. Bilgimizin dışındaki bir anket. O ankette CHP yüzde 47,5, AKP yüzde 17.5, MHP 13.4, DSP yüzde 11.1, kararsızlar da yüzde 6.2, bu rakam biraz değişerek örneğin DSP yüzde 10'un altına inecek, barajı geçemeyecek. Diğer iki parti için bir şey söylemeyeceğim. Ama CHP bu seçimde yüzde 50'nin üzerinde Edirne'de oy alacak. Son bir haftadır halktan korkunç ilgi ve yönelim, netleşme var. Korkular bitti herkes kararını verdi. 35 gündür sahalardayız on binlerce el sıktık. Bir tek kahvede bir tek vatandaşımın tepkisiyle karşılaştım. Bir masada üç kişinin elini dördüncü arkadaş,"Sayın vekilim ben sizin elinizi sıkmayacağım" dedi. Ben de "Takdir sizin" dedim. Ayrılacağım sırada, "Elinizi neden sıkmadığımı niye sormuyorsunuz?" diye sordu. Ben de sordum ve kendisi,"Ben size milletvekili olarak oy vermiştim. Bu görevi tamamlamadınız" dedi. El sıkmadan sonra konuşma yapacağımı ve "Bu soruyu yüksek sesle sorun herkes duysun ben de cevap vereyim" dedim. Konuşmaya çıktım o arkadaşımız ve sessizce dışarı çıktı. Üç gün önce bir televizyon programı için gittiğimde o arkadaşımızda kapıdaydı. Geldi elini uzattı, "Sayın vekilim bu sefer elinizi ben sıkmak istiyorum. O gün öyle söylemiştim. Ama artık kafam net. Oyum sizin hayırlı uğurlu olsun" dedi. Tek karşılaştığım olumsuzluk budur. İşte, "Gürkan şuraya gitti tepki aldı" Vallahi yalan billahi yalan" şeklinde yanıtladı.
"YÜREĞİ YETEN TÜMÜNÜ AÇIKLASIN"
"Mal varlığınızı neden açıklamadınız?" sorusuna da Gürkan şöyle yanıtladı:"Açıklamadım değil açıklayamadım, fırsat bulamadım. Çarşamba günü mal varlığımı açıklayacağım ama sadece kendi adıma kayıtlı mal varlığımı açıklamayacağım. Eşimin, çocuklarımın adına kayıtlı mal varlıklarını da açıklayacağım. Vatandaş görsün. Siyaset bir zenginleşme aracı değildir. Ama siyaset sadece siyaset yapan için değil, yakın çevresi, ailesi, çoluk çocuğu için de bir zenginleşme aracı değildir. Eşimin, çocuklarımın ve annem yanımda kalıyor annemin üzerine olanları da tümünü açıklayacağım. Hodri meydan diyorum tüm adaylara. Yüreği yeten tümünü açıklasın. Halk görsün. Biz halk için siyaset yapıyoruz. Diğer adaylara çağrı yapıyorum herkes çoluk çocuğunun bakmakla yükümlü olduğu herkesin mal varlıklarını açıklasın. Hodri meydan!"
"AĞIZ BİRLİĞİ ETMİŞLER"
AKP ile DSP'nin ittifakı söz konusu olduğu yönünde çok ciddi iddialar var. Bu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna da Gürkan görünen köy kılavuz istemiyor" dedi ve şöyle devam etti:
"Ben AKP'nin il başkanıyla DSP'nin adayının ve etrafının söylemlerine bakıyorum. İkisi de aynı şeyi söylüyor. Ağız birliği etmişler. Allah bu izdivacı hayırlı uğurlu etsin diyeceğim ama halk ne yapar der onu bilemem. Allah'ın işine karışamayız ama halk ne yapar bilemem.
Elektrik Fabrikası ile ilgili, "Sayın Sedefçi keşke 20 yıldır burasını onarabilseydi, çöplüğü halledebilseydi. Sayın Sedefçi on yıldır içme suyunu halledebilseydi. Sayın Sedefçi, ulaşımda bunca sıkıntıyı kendisi yaratmasaydı ve bu ulaşımı da halkın başına bir karabasan gibi çöktürmeseydi. 20 yıldır şu nehir kenarlarını çözebilseydi. 20 yıldır Edirne Belediyesi'nin yaptığı bir bina hatırlıyorum. Kaba inşaatına gelmişti. Rahmetli Cengiz Varnatopu,"Belediyenin borçları var ben burasını satacağım" demişti. Sayın Sedefçi, "Gider önünde kendimi yakarım burası benim namusum sattırmam" dedi.
Kendisi göreve gelince binayı sattı ve yıktırdı. Şimdi bir kültür merkezi inşaatı var. Güzel bir proje kendisini tebrik ediyorum. Onu bitireceğiz. Ama biz orasını ne satacağız ne de yıktıracağız. Ben bu işleri çok yaptım. Çok binam çok eserim var Edirne'de.. Bu işlerin de nasıl olduğunu gayet iyi birilirim. Bilgi vereyim Hamdi Bey'de neyin ne olduğunu öğrensin. Şu anda eski Elektrik Fabrikası'nın rölevesi, restitüsyon ve restorasyon projesi hazır. Anıtlar Kurulu'nda sadece fonksiyonla ilgili bir başvuru yapılacak. Biz çok amaçlı kültür salonu yapacağız. Orası düğün değil nikah salonu olacak. Sergiler, paneller, sempozyumlar olacak, bilim insanları olacak. Orayı eğlence merkezi olarak düzenleyeceğiz, restorasyonu bitince açılışa sayın Sedefçi'yi de davet ederim merak etmesin.
"Kurulla belediye arasındaki sıkıntıyı aşabilecek misiniz?" sorusunu da "Tabi ki aşacağız. Her kurum kendi işini yapacak. Anıtlar Kurulu kendi işini yapacak Edirne Belediyesi de kendi işini yapacak. Kurullarla nasıl çalışılır bilirim" dedi ve devamla şöyle dedi:
"Benim projelerimde ranta dönük değil, halka dönük projeler var. Selimiye'nin ve Edirne'nin tarihi silüetini bozacak hiç bir yapılaşmaya izin vermeyeceğiz. Bu bana seçimi dahi kaybettirmeye dahi mal olsa şimdiden açık söylüyorum. Modernleşmeye, gerektiğinde kentsel dönüşüme karşı değiliz Ama insanların İstanbul Sulukule örneğinde olduğu gibi insanları yerlerinden ederek, kandırarak her türlü dönüşüme karşıyız. İnsanların aldatılmasına, yerinden yurdundan edilmesine karşıyız. Ayrıca imar işinde müthiş bir yalan var pırıl pırıl yalan; "Bir daireniz iki daire olacak" Ben 50 yaşındayım bu işleri de az çok bilirim. Hiç bir daire veripte iki daire alan görmedim bugüne kadar.
"İKTİDAR PARTİSİ TÜRKİYE'NİN BORCUNU DÜŞÜNSÜN"
Gazetecilerin, İktidar partisinin iktidara kim gelirse gelsin Edirne Belediyesi'nin borsunu 5 yıl içinde eritemeyecek. Projelerin uygulanmasında sıkıntılar yaşanacağı yönünde söylemlerini aktarması üzerine, Gürkan,"İktidar partisi Edirne'nin borcunu düşüneceğine Türkiye'nin borcunu düşünsün. Edirne Belediyesi'ne biz bakarız. Edirne Belediyesi'ni onlar düşünmesin. Edirne Belediyesi'ni düşünecek olan var. Merak etmesinler. Biz o borçları çok kısa bir sürede ödeyeceğiz. Hiç tereddütleri olmasın" dedi.
Kırkpınar davul zurna ekibinin "Biz bu işi yapalım ama bize güvence verilsin" şeklindeki isteği için de, Gürkan, Kırkpınar'a değindi ve "Kırkpınar bizim gurur kaynağımız. Kırkpınar'ı önce ulusal hale getirmeliyiz. Türkiye'de önce ulusal anlamda Kırkpınar farkındalığı yaratacağız. 81 ilde önce konuşulmasını sağlayacağız. Bismillahımız bu bizim. Farklı argümanlarla desteklememiz lazım. Bir stratejik plan hazırlayacağız. Ondan sonra yola çıkacağız. Davulcular, zurnacılar da tabiki olacak."dedi.
"BENİM ÇOCUKLARIM DEĞERSİZ DEĞİL"
"Sayın Sedefçi sürekli sizin kişilik haklarınıza saldırıyor. Bu konuda bir şey yaptınız mı veya yapmayı düşünüyor musunuz?" sorusunda da Gürkan, "Seçim kampanyası boyunca ben seviyemi düşürmeyeceğime söz verdim. Birilerinin seviyesine inmeyeceğim ama insanların bazen aynaya bakarak konuştuğunu düşünüyorum. Aynada ne görüyorlarsa onu söylediğini düşünüyorum. Bir şey daha söyleyeceğim. Ben hayatım boyunca kimseyi satmadım. Kimseye hainlik etmedim. Ama 46 bin 500 vatandaşın oyunu satanlar bu halka nasıl cevap verecekler onu 30 Mart'ta göreceğiz. Bir tek düzeltme yapmak istiyorum." Efendim çocuklarının üzerine bana yemin etti, söz verdi falan"Benim çocuklarım değersiz değil" yanıtını verdi.