Başlangıcı Edirne’nin fetih tarihi olan 1361 yılı olarak kabul edilen tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri, yüzyıllarca kuşaktan kuşağa aktarılarak günümüze ulaşmış, bugün de aynı heyecan ve coşkuyla yaşanan büyük bir spor ve kültür etkinliğidir. Kırkpınar geleneği, kültür mirasımızın önemli bir halkası ve geçmiş birikimimizi geleceğe aktaran gücümüzdür. Yağlı güreş, Türk ulusunun karakterini, gücünü, adaletini ortaya koyan ve tüm dünyaya Türk’ü anlatan bir spor dalıdır.
Milli birliğimizin, milli şuurumuzun ve milli duruşumuzun dünyaya nam salmış örneği yağlı güreşler ve yağlı güreşin onur meydanı Kırkpınar, özüne bakıldığında görülecektir ki; insan merkezli büyük bir medeniyetin oluşturduğu yaşam biçimidir. Kırkpınar’ı Kırkpınar yapan; ağalık, altın kemer, zembil, kispet, cazgır, davul-zurna, peşrev, yağlanma, pehlivan ve başpehlivan gibi kendine has özel unvanları ve uygulamalarıdır. Yağlı güreş tarihi kendi disiplini içinde, vücut oyunları geliştirmiştir. Pehlivanlar, güreşe başlarken yaptıkları Peşrev'in başlangıcında, diz çöküp, sağ elini toprağa dokundurduktan sonra, üç defa dizine, ağzına ve başına götürürler. Sadece peşrevdeki bu hareket bile ''Ey pehlivan! Gücün, ustalığınla mağrur olma, topraktan geldin, yine toprak olacaksın, güç, kuvvet, Yüce Mevla'nın bir emanetidir.'' manasındadır.
İşte bu nedenle Kırkpınar'ın her ögesini, en ince ayrıntısına kadar bilmeli, bu değerlerimizi, geleneklerimizi koruyup yaşatmalıyız. Bu noktada bize düşen görev 660 yıldır süregelen ve olimpiyatlardan sonra dünyanın en eski spor organizasyonlarından biri olan Kırkpınar Yağlı Güreşleri'ni özüne ve kendine has kimliğine dokunmadan, gelecek nesillere aktarmaktır.
Dünyada yüzyılları aşan nadir spor organizasyonlarından biri olan Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri sadece ilimizin, ülkemizin değil, dünyanın kültür mirasları arasındaki yerini almıştır. UNESCO’nun da, 2010 yılında “İnsanlığın Somut Olmayan Kültür Mirası” listesine eklemiş olduğu Kırkpınar Yağlı Güreşleri, Edirne’mizin görkemli tarihi ve kültürel zenginliğine eşlik etmekte, ilimizin ve ülkemizin tanıtımına büyük katkı sağlamaktadır.
Biz Edirneliler insanlığın en köklü geleneklerinden birisine ev sahipliği yapıyoruz. Ev sahipliği yapmış olduğumuz geleneği, bizden önceki nesillerden emanet aldık ve bu emaneti de gururla taşıyacak, bizden sonraki nesillere aktaracağız.
Bu duygu ve düşüncelerle, Türkiye'nin başpehlivanının belli olduğu Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşlerine ev sahipliği yapmanın gururu ile güreşlere katılacak tüm pehlivanlarımıza başarı dileklerimi sunuyor, Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin ülkemize ve Edirne’mize hayırlı olmasını gönülden diliyorum.