Özel Trakya Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr.Murat Akgün 30 yaşına gelmiş her bireyin düzenli olarak tansiyonunu ölçtürmesinin olası hastalıkların önüne geçmede önemli rol oynadığını belirtti.
Hastalıkların erken tanısı ve tanımlaması konusunda önemli konulara yaptığı açıklamalarla dikkat çeken Uzm.Dr.Murat Akgün çocuk veya erişkinlerde kişilerin önemli hastalıkları yakalanmasını önüne geçilmesinin mümkün olduğunu ve bunun temelinde klinik koruyucu hekimliğin yattığını kaydetti.
Aile hekimlerinin bu konuların tamamen içinde olduğunu hatırlatan Uzm.Dr. Murat Akgün “bir çok insan muayene olmaya hastalanmış olarak geliyor. Biz o anda hastanın geçici olarak sorunlarını çözmüş oluyoruz. İlaçlar yazıyor, tahliller istiyoruz, tedavi ediyoruz gibi. Çocuklarımız niçin ölüyorlar ? Orta yaştaki en sık ölüm nedenleri nelerdir? Yaşlı insanların en çok ölümüne sebebiyet veren hastalıklar nelerdir? Ve biz bu insanların bu hastalıklara yakalanmasına nasıl engel oluruz veya geciktirebiliriz? Mesele bu.”dedi.
Her doktorun kendi branşına göre hastayı ve hastalığı tanımasının mümkün olduğunu, bulgular yönünden teşhis ve tanı koymasının daha kolay olduğunu söyleyen Uzm.Dr.Murat Akgün yapılacak belli muayene ve tetkiklerle elde edilecek değerler doğrultusunda erken teşhisin önemine dikkat çekti.
İnsan vücudunda belirli tepkilerin yer aldığını bunların başında tansiyonunun birçok hastalığın işaretçisi olduğunu söyleyen Uzm.Dr.Akgün “belki bir takım tahliller için hastaneye gitmek gerekiyor ama tansiyona baktırmak için hastaneye gitmeye gerek yok. Birçok yerde insanların tansiyonlarını ölçebiliyorlar. Belki o tansiyon yüksekliği erken dönemde yakalanırsa, oda hastanın o vesileyle hastaneye gitmesini sağlayacak. Hastaneye gitmişken şekerine de bakılacak, kolesterolünede bakılacak.Biz erken dönemde bu kişilerin önemli hastalıklarını görmeye başlayacağız”diyerek sağlıklı bir tansiyonun bir bireyde 12’ye 8 olması gerektiğini belirtti.
“Tansiyon iki sayıdan oluşan bir ölçüm olarak ifade edilir”diyen Akgün “ üstte bir numara sistolik ve altta diyastoliktir. Tansiyon ölçümünde en yüksek sayı, kalp kasınızın kasılması sırasında arterlerinizdeki basınç miktarını ifade eder. Buna sistolik basınç denir. Alttaki rakam, kalp kaslarınız vuruşlar arasındayken kan basıncınızı ifade eder. Buna diyastolik basınç denir. Her iki sayı da kalp sağlığınızın durumunu belirlemede önemlidir”dedi.
Tansiyonunu zaman içerisinde böbrekleri, beyin damarlarını, kalp damarlarını , göz damarlarını bozduğunu söyleyen Dr. Akgün “insanlar belli bir yaşa geldikten sonra sık sık tansiyonlarını kontrol ettirsinler. Özellikle halk tabiri ile büyük ve küçük tansiyon değerlerinin belirli bir değerin üzerinde saptanması durumunda mutlaka kendilerine en yakın bir aile hekimine müracaat etmelerini öneriyorum. Bu konusunda uzman bir hekimde olabilir. Büyük tansiyonun 12’de olması, küçük tansiyonun ise 8 olması gerekir, ideal tansiyon bu”diyerek erken dönemde yakalanmasının önemine dikkat çekti.
“Tuzlu yiyecek yemek, alkol almak veya bir olaya üzülmek tansiyonu yükseltir” diyen Uzm.Dr.Akgün “stres,tuzlu diyet,düzensiz uyku, ağır eforlar, çok aşırı koşmalar bunları etkiler.Genellikle tansiyon hastaları bağ ağrısı, bulantı, kulak çınlaması, görme bozukluğu, çabuk yorulma ve göğüs ağrısı gibi şikayetlerle bizlere geliyor. Kalp ağrısı gibi sorunlar görülebilir”diyerek tuzsuz bir yaşamın olmaması gerektiğini ancak fazla tuz tüketiminin tansiyonu tetikleyebileceğini, buna dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti.