Edirne’nin Karaağaç mahallesinde yetişen ve Edirne Tava Ciğerinin yanında olmazsa olmazlarından olan Karaağaç sivri biberi talebi karşılayamaz hale geldi.
Edirne Tava Ciğerinin tüketiminin artması ve yanında sunulan Karaağaç sivri biberinin beraber sunulması sonrasında Sivri Biber üreticileri talebi karşılayamaz duruma geldiler.
Edirne’ye has bir ürün olan ve sadece belli bir bölgede ekim ve hasadı yapılan Sivri Biber bir başka bölgede yetişmediği gibi istenilen lezzeti de vermiyor.
Yunanistan ile Türkiye kara sınırında ekimi yapılan Karaağaç Biberi sadece 40-50 dönüm bir alanda ve askeri yasak bölgede üretiliyor.Üretici Yılmaz Ule ve oğlu Tunahan Ule özel izinle kendilerine ait tarlaya girerek burada ekim yapabiliyor ve senenin 70 günü ürününden elde edeceği hasat için titiz bir çalışma sergiliyor.Suyu seven ve kurak alanda yetişmeyen sivri biber acılığı ile biliniyor.Erken hasat edilen ürün az acı geç hasat edilen ürün ise daha acı oluyor.
1 ton sivri biberden 70 kilogram kuru biber elde eden üretici Tunahan Ule; Baharın müjdecisi olarak bilinen 6 Mayıs Kakava günü ekim yaptıklarını ve Temmuz 15’i gibi hasada başladıklarını belirterek, “Haziran ayının başında kazım işlemimiz var.Haziran sonunda ise sulamalara başlıyoruz. Temmuz 15 gibi toplamalara başlıyoruz. Daha sonra tek tek yaş biberleri imece usulü iplere diziyoruz ve kurutmak için garaja asıyoruz.Yaz ayında 2 aylık bir kuruma süreci ve oradan alıyor,çuvala koyarak Türkiye’nin her yerine müşterilerimize yolluyoruz”dedi.
Kilogramı 200 TL arasında değişen kurutulmuş sivri biber aktarlarda 300 TL civarında satılıyor. Geçtiğimiz ay kilogramı 150-160 TL olan biberin şu an fiyatının 200 TL olduğunu belirten Ule; “gelen zamlardan dolayı bizde 40 TL zam yaptık.Gübreyi zaten pahalıya almıştık.Şu an düştü ama biz yüksek fiyattan aldık. Her şeye çok aşırı zam var. Biz tohumları Yalova’ya fabrikaya gönderiyor,oradan fide halinde bize geliyor.Fide fabrikası yüzde 150 zam yaptığını açıkladı. Zamlar baya yüksek”dedi.
Yılda 100-150 ton biber üretimi yaptıkların ve sadece ciğerciler ile bazı aktarlara satış yaptıklarını da aktaran Tunahan Ule, geçen yıl koronadan dolayı fazla bir talep olmadığını ve bu yüzden az ektiklerini belirterek “bir ton biberden 70 kilogram kurutulmuş biber elde ediyoruz. Bununda sebebi ince kabuklu olması. İnce kabuklu olmasa kurumaz”diyerek firesi bu kadar fazla bir ürün olmadığının altını çizdi.
Karaağaç sivri biberinin sadece ciğercilere değil evlere de girmeye başladığını belirten Ule; “kuru fasulye ve nohut yemeğinin içine de atıyorlar.Doktorlar hastalıklara da çok iyi geldiğini söylüyorlar. Kanser riskini azalttığını ve kalbe iyi geldiğini ve riski yüzde 80 azalttığını söylüyorlar.Bulgar vatandaşların da bibere yoğun ilgisi var”dedi.
Karaağaç sivri biberinin coğrafi işaret alması konusunda ise Edirne Ticaret Borsası ile Ticaret ve Sanayi Odası bir girişim yaparak tescilleme işlemi başlattılar.Söz konusu biberin Ata tohumu olduğu ve bir başka yerde üretiminin yapılmadığı,sadece Edirne’ye has bir biber çeşidi olduğu biliniyor.