Yanına kar mı kalacak?

Edirne eski Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi’nin oğlu ve Edirnespor GK spor kulübü başkanı Hakan Sedefçi’nin sahte askerlik belgesi ile kısa dönem askerlik görevini yapmasının arkasındaki sır perdesi aralanamadı.

Hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan açılan dava sonrasında yasalar önünde suçlu bulunan ve yargı kararı ile 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılan Hakan Sedefçi’nin yargılanması aşamasında olayın olduğu bittiye getirildiği ve gereğinin tam layığı ile yapılmadığı iddia edildi.

Elde edilen belgeler ışığında Kıbrıs Doğu Akdeniz Üniversitesinde okuduğu ve mezun olmamasına rağmen açıkça “terk” görülen Hakan Sedefçi’nin askeri mercilere sahte belge sunarak kendisini 4 yıllık Bilgisayar Mühendisliği bölümü mezunu gibi göstermesi ve bunuda düzenlenen sahte belge ile Askerlik şubesinin önüne koyması akıllarda ki soru işaretlerinin yeniden gündeme gelmesine neden oldu.

Sahte belgeyi hazırlatan kadar hazırlayanlarında suçlu olduğunun bilinmesine rağmen yargı aşamasında duruma müdahale edildiği iddialarının gündeme yeniden gelmesi ile cevap bekleyen soruların aydınlatılması gerektiğini belirten ilgili kişiler Savcılık ve dönemin emniyet yetkililerinin bu konuda bir işlem yapmamasının düşündürücü olduğunu ileri sürdüler.

Yazılı veya görsel medyada yayınlanan her türlü haber veya yazının ilgili basın savcılığı tarafından suç unsuru olup olmadığı yönünde ihbar kabul edileceği ve habere konu olayın araştırılarak emniyetin ilgili birimine araştırma yapılması yönünde talimat vermesi gerektiğini belirten hukukçular geçmişte bu olayda böylesi bir yolun izlenmediğine dikkat çektiler.

Paralel yapı tartışmalarının öne çıktığı dönemde sahte askerlik belgesine ilişkinde aynı yapının emniyet ve savcılık kanadında devrede olduğu ve Belediye hakkında yayınlanan tüm olumsuz ve suç teşkil eden haberlerin o dönemde üzerine gidilmeyerek sümen altı edildiğide bir başka iddia olarak gündemde konuşulan konular arasında yer alıyor.

Resmi belgede sahtecik suçunun yüz kızartıcı bir suç olduğu bilinirken Hakan Sedefçi’nin bu belgeyi nasıl yaptığı, kimler üzerinden elde ettiği, Askerlik şubesinde bu belgeye göz yumarak, Asker Alma dairesini kimlerin yanılttığı ve belgenin sahte olduğunu bilmesine rağmen göz yumduğu da araştırılması gereken konuların arasında yer alıyor.

Olayın akış sıralamasına bakıldığında haberin ardından savcılığın devreye girmesi gerektiği,emniyetin ilgili birimine talimat vererek konunun araştırılmasını istemesi gerektiği ve ortada sadece bir belgede sahtecilikten çok,bu işi kimin yaptığı veya yaptırdığı,yapanların veya bunun tezgahlayanların başka kimlere böyle belgeler hazırlayarak vatani görevini kısa dönem yaptırttığının ortaya çıkarılması gerektiği ifade ediliyor.

Vatani görevini uzun dönem yapması gerekirken,kısa dönem yapan Sedefçi’nin yine ilgili şube tarafından çağırılması veya suç duyurusunda bulunularak haksız olarak yaptığı kısa dönem askerliğin geri kalan kısmını yapması gerektiği ve burada da devletin ilgili kurumlarını sahte belge ile kandırdığı gerekçesi ile hakkında işlem yapılması gerektiği biliniyor.

Tüm bu gelişmeler kamuoyunda merakla beklenirken,yetkili ve ilgililerin sessiz kalması ise gözlerin bir önceki dönmem emniyet yetkilileri ile ilgili Savcılığa çevrilmesine neden oluyor.