İşimiz yazmak!Kimine göre objektifiz kimine göre değil.Zaten
birilerini memnun etmek için bu yazıları da yazmıyoruz.İşimiz yalakalık
değil.Alı olan allanır diyeceğim ama bazıları alı olmadığı halde allanmıyor mu
bu beni deli ediyor.Kemik atmadan havlayanlar var bu piyasada.Biz başkanı
eleştirdiğimiz zaman köpekleri başlıyor havlamaya,dahası yetmiyor başlıyorlar
bizim avluda dolaşmaya.Şimdi Edirne’de bu işi onuru ile yapan bir elin
parmağını geçmeyecek kadar sayıları da az olan gazeteci arkadaşlarımın
haricinde olan tamamen yanlı gazeteci ve kese kağıtçılara sesleneceğim.Yahu
işiniz yok mu sizin!Sirk köpekleri gibisiniz.Verilen talimatlarla papilerinizi
yukarı aşağı kaldırıp duruyorsunuz.Başkan size Tarkan filmindeki gibi “atıl
kurt” demeden de atılmıyorsunuz.Vatandaş bizleri okuyor,izliyor.Neden?Edirne’de
kamuoyunda neler olmuş,bitmiş onları öğrenmek için.Birilerinin yalakası olmaya
gerek yok.Elbette tarafta olunur bertarafta.Ama bu işi gelin layığı ile
yapın.Gördüğünüz aksaklıkları aldığınız paralar yada vaatler sizi engellemeye
gerekçe değilse mertçe yazın da göreyim sizi.Eğriyi, doğruyu yazmak en doğal hakkımız.Ama birileri size
atıl kurt dediği zaman ne olur atılmayanın ya.Yahu köpek bile onurlu bir
hayvandır ama sizin kadar o bile ayaklar altına düşmedi be.Ben başkanı
eleştirim,yanlışlarını yazarım,yeri gelir lafımı bile esirgemem tatlı tatlı
yüklenirim.Ama itlere ne oluyor ben bunu anlamadım.Daha önceki yazımda başkanım
itlerinizi üzerime salmayın demiştim.Ama salıyorsunuz.Talimatınızla
havladıkları çok belli.Sizin sözünüzden çıkamayacak patilerini yukarı kaldırmış
mamalarını bekleyen köpeklerinize söyleyin önündekileri yesinler benim
önümdekini değil.Siz bırakın talimatı,onların yanında bir konuyu konuşsanız
bile sizinkiler yedikleri mamadan olacak ki başlıyorlar havlayama.Yahu ne
enerji kullanıyorsunuz diyeceğim ama banknot olduğunu bildiğim için sorma
gereği bile duymuyorum.
Dediğim gibi ben başkan ile kapışırım,savaşırım hemde sonuna
kadar.Birilerinin başkan ile aramızda sorun varmış gibi algılamasını da
istemem.Oda beni bende onu çok iyi bilirim.Tabii ki beni diğerlerinden ayıran
tek fark var.Benim dizginim yok ve diğerlerinin ki gibi onun elinde değil.Şimdi
ben kemik attım ve o köpek buna da atlar eminim.Çünkü o her şeye atlıyor.Önünden
ye be agam.
Madem yazacağız,Cazgırın dediği gibi; “keser gibi olma hep
bana hep bana,testere gibi ol bir sana bir bana”.
Evet başkanım;medya maymunlarınıza söyleyin havladıkları
yada şaklabanlık yaptıklarında kendi dünyalarında oynasınlar.Milletin dünyasında
değil.Üzerlerine vazife olmadan boyalı manşetlerini Edirne için atsınlar sizin
için değil.Unutmadan düzenlediğiniz basın toplantılarında ne olur söyleyin de
sizin namınıza artık çanak sorular sormasınalar çok belli oluyor.Kendi
akıllarından sorsunlar.Masa etrafından toplandığımız da sözüm ona çok gazeteci
var ama iş soru sormaya geldiğinde kimse yok.Zaten bir soru sorsalar ya
patronlarına yüklenirsiniz,yada kendilerine.Sonrada kalkar basın özgürlüğünden
bahseden kutlama mesajları gönderirsiniz.Olmaz başkan olmaz.Önce siz basını
özgür ve serbest bırakın.Bazılarının üzerinde kurduğunuz maddi destek
hakimiyetini kaldırın.Son olarak ta köpeklerinize “otur oğlum”talimatını
verin.Çünkü bizim diyarda havlayan köpek ısırmaz derler.
Köpekleri havlıyor!
İşimiz yazmak!Kimine göre objektifiz kimine göre değil.Zaten birilerini memnun etmek için bu yazıları da yazmıyoruz.İşimiz yalakalık değil.Alı olan allanır diyeceğim ama bazıları alı olmadığı halde allanmıyor mu bu beni deli ediy
15 Ağustos 2011 Pazartesi 23:35