Başkan da artık “Hodri meydan” dedi ya! Yandık.Bazı konular
ile ilgili düzenlediği basın toplantısında sayın başkan ile iyiden iyiye
tartıştık. Artık taşlar yerinden oynadı.Aslında bir gazeteci basın toplantısını
sadece dinlemek ve olan gelişmeleri not almak yada kaydetmekle yükümlüdür.Ama
bizim belediyenin basın toplantılarında her nedense sürekli karşılıklı
atışmalar, sürekli tartışmalar var. Görende belediye meclisi falan sanır. Hoş
gerçi belediye meclisinde herkes sus pus!...
Neyse basın toplantısında her şey hoş güzel anlatılıyor ve
konular dönüp dolaşıp bizim yazdığımız yazılara geliyor.Şunun da altını
çizeyim.Başkanın bugüne kadar karşısında olmadım,doğru bildiklerimi
yazdım,menfaate dayalı hiçbir iş yapmadım,bana yaptığı tüm haksızlıklara rağmen
ben yine yanında oldum ama kucağında birileri gibi asla olmadım.Bunu da bilin.
Basın toplantısının oldukça renkli geçeceği gün gibi
ortadaydı.Suratı asıktı başkanın.Nede olsa hurdalar konusunda burnundan
soluyordu.Yazdık ya hurdaları.Savcılık falan soruşturma açmış.Yani başının
ağrıması an meselesi.Biz sadece onun yanındaki yağdanlıklar gibi
gördüğümüz,duyduğumuz ve bildiklerimizi kulak arkası yapmadık.Biz aslan gibi
yazdık.Ama kötü biz olduk.Hali ile iyi olacak halimiz yok.Konu döndü dolaştı,
kıyık çıkışında yapımı bir süredir devam eden benzinlik işine geldi. “Bir
arkadaşımız yazıp duruyor” tabi bu ben oluyorum.Onuda bilmiyor havası yapıyor
ama yazım önünde duruyor günlerdir de uykuları kaçıyor.
Neymiş! Kıyıkta otel olarak inşaatı devam eden beş katlı
yerin altında yakıt tankı yok muş! Biz zaten otel inşaatını altında olmuş yada
olmamış ona bakmıyoruz.Biz yatırımcıya engel olmaya da çalışmıyoruz. Biz buraya
nasıl izin verildi ona bakıyoruz.Burası ile ilgili haram yemedim karnım ağırsın.Ama
birilerinin karnının ağardığı açıkça ortada.Tanklar bal gibi şu an faaliyette
olan istasyonun altında.Yani yeni inşaatın dibinde.Olmaz kardeşim olmaz.Bal
gibi olmaz.Kanunen olmaz.Neymiş “adam oteli bitirsin ondan sonra kaldıracak
mış” yahu cekle cakla bu işler olur mu?Belediye imar müdürlüğünden bir yetkili
beni arayıp öyle dangalakça konuştu ki.O ruhsatı ona vermişler,tankları sonra
sökme sözü vermiş.Bak bak bak!Belediye kağıt üzerinde değil sözle iş yapar
olmuş.Vay be!Daha neler neler.Bana anlattıklarını şimdi buradan yazsam
okumaktan sıkılacaksınız.Hala iddia ediyorum.Savcılara da buradan sesleniyorum.EPDK’ya
sesleniyorum.Yetkili birilerini göreve davet ediyorum.Gidin bakalım orada
tanklar nerede?Uygun mu değil mi?Eğer uygunsa ben başka bir şey demiyorum.Sen
önce misal bin metrekare yer al,sonra ikiye böldür beş yüzüne benzin istasyonu
ki şu an faaliyette,kalana da önce yıkama yağlama istasyonu ki kılıf şu an öyle
sonrada beş katı yap,asansörü koy neymiş yıkama yağlama istasyonuymuş. Peki be
sayın başkan sen kendin adam otel yapıyor diyorsun, ortada fol yok yumurta yok
diyorsun ki beş katlı koca bina var. Koruma bandından bahsediyorsun uygun
değilse ruhsat verilmez, uygunsa izin verilir diyorsun.Yahu uygun olmadığı
baştan belli olan şeye nasıl göz yumuyorsun. Koskoca beş kat var. İsterse on
kat olsun beni ilgilendirmez ama yakıt tankları devletin öngördüğü koruma
mesafesi içinde kalıyor bunu nasıl görmezden geliyorsunuz ben bunu anlamıyorum.
Dahası belediyeden aldığım imar durum raporu var. Bana
verilen raporda mit koruma bandı şu an inşaatın olduğu alanı gösteriyor.Yani
kısacası yükseklik 6.50 metreyi geçemez.Ama sen on kat bile veririm
diyorsun.Fakat sonraki görüşmemizde koruma bandı Lalapaşa yol ayrımına
çekildi.Diyerek sanki bu alana özel bir kıyaktan bahsediyorsun.Peki sizin imar
müdürlüğünüz iki farklı imar haritası ile mi çalışıyor?Bana başka başkasına
başka imar durum raporumu var!
Gelelim hurda meselesine.Basın toplantısında akaryakıt
istasyonu ile ilgili size ders verdiğim esnada “o zaman git savcılığa ihbar et.Nasıl
olsa sürekli yapıyorsun ihbar.Geçen gün yaptın”deyince orada patladım.
Sayın başkanı bu konuda ispata açıkça davet ettim. “Bunu
ispatla” dedim.Eğer ispat ederse ben saraçlara etek giyerek dolaşacağım.Ama siz
edemezseniz bunca yıllık Hamdi adınızı Hamdiye koyacakmısınız? Hoş gerçi
Sedefkule den dolayı bu adı kullanacaksınız ama.Buda kamuoyuna kalmış.Size
yaşanan entrikayı açıkça ifade ettim.Her şeyi yaptığım haber ile
belgeledim.Hurda konusunda ihbarı şahsım değil yazdığım yazı yapmıştır.Ama bana
isnat ettiğiniz iftira benim şahsen yaptığım yazılı müracaatlar olduğu
yönündedir.Her ne kadar sonradan bastırmama rağmen kıvırsanız da ,demedim
desenizde. Kamera kayıtları kimin ne dediğini açıkça gösteriyor.
Sayın başkana yaşanan sorunu odasında da anlatmak istedim
ama nafile.Önce işim var deyip bizi sallamak istedi ki odada gazeteci
ağebeylerimiz vardı.Ne işi varsa!Durumu anlattıktan sonra İmar müdürlüğü
yetkililerini bu konu hakkında yarın saat 11:30 da makam çağırdı.
Sayın başkan.Biz Edirne Belediyesinde sözle yapılan işlerin
olduğu bir yerde kağıt üzerindekilere itimat etmeyiz.Siz her ne kadar bize imar
yetkilileri önünde kağıt üzerinde ruhsatı göstermeye çalışsanız da burası için
iş bittikten sonra tankları sökeceğim sözünün verildiği sizin imar
yetkililerince tarafıma söylendi.Yani kağıtla değil;bu iş yerinde anlaşılır.ben
kağıda değil inşaatın yapıldığı alana bakarım.Kağıt üzerinde dört dörtlük nice
inşaatların sokaktaki hallerini biz ve halk gördü başkanım.Anlatmaya gerek yok.
Unutmadan odadan çıkışta sarf ettiğiniz Hodri meydan sözü bundan
böyle kılıçların çekildiği anlamına gelir.Zaten ben kılıcımı hiç kınında
tutmadım.Tıpkı kalemimi tutmadığım gibi.Bakalım bundan böyle hodri meydan
sözünüzün arkasından neler gelecek.Ben hemen sıralayım.1-Hurdaları alanlara
beni dövdürtürsünüz.2- Her zaman yaptığınız gibi ekmeğime mani olursunuz.3-
İtlerinizi üzerime dolaylı yönden salarsınız.
Bugüne kadar kimse önünde eğilmedim.Hep dik durdum.Bu
saatten sonrada eğilecek halim yok.Başta dedim.Yanınızda oldum ve olurum.Ama
birileri gibi asla kucağınızda olmam…
Madem Hodri meydan işte meydan!....
Hurdalar ağır mı geldi başkan!
Başkan da artık “Hodri meydan” dedi ya! Yandık.Bazı konular ile ilgili düzenlediği basın toplantısında sayın başkan ile iyiden iyiye tartıştık. Artık taşlar yerinden oynadı.Aslında bir gazeteci basın toplantısını sadece dinlem
26 Temmuz 2011 Salı 15:54