Gürkan "ucuz numaraları yemedik,yemeyeceğiz"

 Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, ulusal ve yerel haber kaynaklarında savcılık iddianamesine dayandırılarak yer alan 2014 seçimlerinden önce cemaatle görüştüğü yönündeki haberlere cevap verdi. Gürkan, siyasetçi kimliğiyle toplumun her kesimine gidip her yerden oy istediklerini, bu kapsamda da Edirne'de cemaat mensubu koleji ziyaret ettiklerini belirterek; “Biz kimin ne olduğunu bilemeyiz, gazeteci nasıl haberin peşinde koşuyorsa biz de oyun peşinde koştuk, koşmaya da devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Gürkan ayrıca, siyasetçinin toplumsal anlamda hoş görülmeyen yerlere gidebileceğini dile getirerek; “Geçmişte bir adayımız geneleve gitmişti mesela oy istemeye. Şimdi oraya oy istemeye gidince genelev çalışanı olmadığınız gibi cemaatin okuluna gidip cemaatçi olmazsınız” ifadelerini kullandı.

            Belediye Başkanı Gürkan, dün ve bugün hakkında çıkan 2014 seçimlerinden önce cemaatle görüştüğü yönündeki habere cevap vererek, “Siyasetçi olarak seçim döneminde her yere gideriz, herkesten oy isteriz. Biz bilemeyiz kimin ne olduğunu ki bu gayet doğal. Gazeteci nasıl haberin peşinde koşuyorsa biz de oyun peşinde koştuk, koşmaya da devam edeceğiz” dedi. Gürkan bir siyasetçinin toplum hoş görülmeyen yerlere bile gidip oy isteyebileceğini dile getirerek; “Geçmişte bir adayımız geneleve gitmişti mesela oy istemeye. Şimdi oraya oy istemeye gidince genelev çalışanı olmadığınız gibi cemaatin okuluna gidip cemaatçi olmazsınız” diye konuştu.

            Seçim döneminde, siyasetçi olarak herkesten oy istediklerini ve her yeri gezdiklerini dile getiren, bu kapsamda okullara, esnafa, iş yerlerine ve gazeteleri ziyaret ettiklerini belirten Gürkan; “Arkadaşlara dedim ki, hayatımız boyunca biz birileri gibi gizli saklı iş yapmadık. Benim Facebook'umdan çıkarın bakayım dedim, seçimlerde biz nereye gitmişiz diye. Arkadaşlar çıkardılar. O zaman Edirne'de 3 kolej vardı Serhad, Bahçeşehir ve Beykent Koleji. Baktık hepsine gitmişiz. Tabi bu arada cemaatin okuluna da gitmişiz seçim otobüsüyle. Tanıdığımız tanımadığımız herkese selam vermişiz ve seçimler hayırlı olsun demişiz. Yani böyle gezmişiz ve gezmeye de devam edeceğiz. Yine önümüzdeki seçimlerde aday olursak biz, aday olmazsak bizim yerimize kim adaysa buralara gidecek. Siyasetçi olarak seçimlerde yine oy kullanan kullanmayan bütün kesimleri de kendimize oy istemeyi sürdüreceğiz. Biz bilemeyiz kimin ne olduğunu ki bu gayet doğal. Gazeteci nasıl haberin peşinde koşuyorsa biz de oyun peşinde koştuk, koşmaya da devam edeceğiz” dedi.

            “UCUZ NUMARALARI YEMEDİK, YEMEYECEĞİZ”

            Edirne'de 3 yıl önce FETÖ/PDY örgütü tarafından yayınlanan tapeleri hatırlatan Gürkan; “Edirne'de bir zamanlar bazı gazeteci arkadaşlarının da ismi olduğu FETÖ şebekesinin bir çalışması vardı, belli kumpaslar. 3 yıl önce Edirne'yle ilgili bu yayınlanan tapelerde olanlar burada. O tapelerin oluşmasında el altından, perde arkasından destek verenleri de zannediyorum ki önümüzdeki günlerde yayınlanacak ek iddianamelerde ya da yeni iddianamelerde hep beraber göreceğiz. Bu FETÖ çetesinin gücünden faydalanarak kendilerine imtiyaz, çıkar sağlayanlar Edirne'de kurulmuş bulunan emniyetin içinde yapılanmış, belediyenin içinde yapılanmış, basın içinde yapılanmış o örgüt mutlaka ortaya çıkacak. Hiç isim söylemeye gerek yok. Bunların kimler olduğu herkes tarafından biliniyor. Hayatımız boyunca abdestimizden şüphemiz olmadı, hayatımız boyunca kimseyi tehdit etmedik ama hiçbir zaman tehdide de pabuç bırakmadık, yine bırakmayacağız. Hiç ucuz numaraları yemedik, yine yemeyeceğiz. Hep beraber göreceğiz” ifadelerini kullandı.

            “GENELEVE OY İSTEMEYE GİDİNCE ORADAKİ ÇALIŞAN OLMUYORSANIZ, CEMAAT OKULUNA GİDİNCE DE CEMAATÇİ OLMAZSINIZ”

            Gürkan, siyasetçinin toplumsal anlamda hoş görülmeyen yerlere bile gidip oy isteyebileceğini ifade ederek; “Geçmişte bir adayımız geneleve gitmişti mesela oy istemeye. Şimdi oraya oy istemeye gidince genelev çalışanı olmadığınız gibi sanayideki torna ustasına gidip oy istediğinizde tornacı da olmazsınız, cemaatin okuluna gidip cemaatçi olmazsınız, solcuların okuluna gidince solcu olmazsınız. Buradaki basın mensuplarımız da dahil Edirne'deki bütün vatandaşlarımız da biliyor ki, Edirne'de yıllardır başında bulunduğu kurumun var olan gücünü kendi kişisel ikbali için kullanmayı alışkanlık haline getirmiş olanlar bu güç ellerinden gitmeye başlamış olması kaygısıyla böyle şeyler yapıyorlar. Çok açık söylüyorum hiç umurumda bile değil” şeklinde konuştu.            

            “TEHDİTLERE PRİM VERMEYECEĞİM”

            Gürkan kendisinin Belediye Başkanlığı'na başlamadan önce Gazeteci Gökhan Tuzladan'ın yasaklı olduğunu, toplantılara alınmadığını da hatırlatarak şöyle devam etti;

            “Dedim ki, ben başkan olduğum sürece bu belediye binasında yani benim toplantılarımda hiçbir gazeteci, gazete mensubu yasaklanmayacak. Bu kimsenin şahsıyla veya gazeteyle ilgili değil. Bu bir prensip meselesi. Hem basın özgürlüğünden dem vuracaksınız hem de gazeteci yasaklayacaksınız olmaz böyle birşey. Ben kimin iyi gazeteci, kötü gazeteci olduğu, kimin işini layıkıyla yaptığı, yapmadığıyla ilgili değerlendirme yapma ve karar verme haddine sahip değilim. Gazetecilikle ilgili o hadde sahip olan okurlarıdır. O had okurlara aittir. Kötü gazeteciyse vatandaş almaz, okumazlar. O nedenle benim kapım, başkan olduğum sürece ayrımsız bütün basın mensuplarına açık oldu, görev yaptığım sürece de bütün basın mensuplarına açık olmaya devam edecek. Hiçbir zaman bu anlamdaki telkinlere, bu telkinlere dinlememem nedeniyle yapılmaya çalışan tehditlere, aba altından sopa göstermelere prim vermedim, vermeyeceğim. Neye mal olursa olsun, kim olursa olsun. Yasalarımıza göre bir gazete kurulmuşsa, o gazeteyi bu belediyenin basın toplantılarına çağırdım, çağırmaya da devam edeceğim.

            “YASALARA GÖRE GAZETECİLİK YAPAN HERKESİ ÇAĞIRMAYA DEVAM EDECEĞİM”

            Beni yine tehdit edebilirler, benim hakkımda yine bir sürü haber yazabilirler, benim hakkımda doğru yanlış, olumlu olumsuz herşey yazılabilir. Kahve köşelerinde, meyhane veya kafe köşelerinde dedikodular yapılabilir ama asla bu prensibimden vazgeçmeyeceğim. Ben çünkü ilkelerim üzerine ilkelerim için yaşıyorum. Tabii ki meslek mensupları kendi içlerinde değerlendirmeler yapabilir, bu da benim dışımda bir şey. Beni ilgilendiren bir boyut değil. Ben yasalara göre gazetecilik yapan herkesi buraya davet etmeye devam edeceğim, hakkımda ne yazılırsa yazılsın. Çünkü ben gazeteciyi değil, gazetecileri ve gazeteciliği davet ediyorum. Onun kim olduğu, ne yaptığı, kiminle arasının iyi-kötü olduğu benim dışımda bir olay. Bunu herkes anlasın. Benim korumaya çalıştığım şahıslar değil. Öyle bir amacım da yok, yetkim de yok. Ama benim Edirne Belediye Başkanı olarak bir tek görevim var, bu şehirdeki tüm basın mensuplarına eşit ve adil davranmak.”