banner78
banner25

Edirne barosundan buz gibi tepki!

Önceki akşam Edirne Barosuna kayıtlı avukatlardan Hakkı Şendurur'un kapalı bir mekanda sigara içtiği gerekçesi ile başlayan ve sonrasında Savcılık talimatı ile gözaltına alınmasına kadar devam eden olay karşısında Edirne Barosu toplu halde tepkilerini dile getirerek meslektaşlarına yapılan haksız ve hukuksuz uygulamayı protesto ettiler.

Edirne Adliyesi önünde yapılan basın açıklamasına Edirne Barosuna kayıtlı çok sayıda avukat katıldı.Avukatlar ilk olarak Adliye içindeki kendilerine ait olan yerde toplanarak basın açıklamasını yapacakları Adliye önüne kadar ellerinde dövizler,ağızlarında düdüklerle geldiler.

Dondurucu soğuğa rağmen açıklamasını yapan Edirne Baro Başkanı Özgür Yıldırım buz gibi havada yaptığı buz gibi açıklaması ile adeta Edirne Adliyesi önünde buz gibi hava estirdi.

Edirne Barosu avukatlarından Hakkı Şendurur, geçtiğimiz akşam kapalı bir mekanda ailesi ile otururken sigara içildiği ihbarı yapıldı.İddiaya göre olay yerine gelen polis ekipleri sigara içtiğini tespit ettiği 6 kişiye idari para cezası kesti.İş yeri sahibi ile polisin tartıştığını gören Avukat Hakkı Şendurur,olaya müdahil olarak polislerle tartıştı. Şendurur, polislere hakaret ettiği gerekçesi ile nöbetçi savcı Fatih Aslan’ın talimatıyla gözaltına alındı. Geceyi karakolda geçiren Şendurur, Cumhuriyet Savcısı Aslan'ın sorgusunun ardından adli kontrol ve yurtdışı yasağı ile Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Sulh Ceza Mahkemesi Hakimi Gül Altınok savcılığın talebine uyarak avukat Hakkı Şendurur'a yurtdışı yasağının yanında adli kontrol cezası vererek serbest bıraktı.

Yaklaşık 50 kişilik baro üyesi avukat cübbeleri ile Cumhuriyet Savcısı Fatih Aslan'ın 'gözaltı' kararını protesto etti. “Evde nöbet olmaz”', “nöbet 24 saattir”, “keyfi gözaltılara son”, yazılı dövizlerle öttürdükleri düdükler eşliğinde kararı protesto eden açıklamayı Baro Başkanı Avukat Özgür Yıldırım yaptı.

Yıldırım açıklamasında “Gözaltı kararı verilirken ve meslektaşımız gözaltında olduğu sırada, meslektaşımızın lehine olan deliller toplanmamış, olay yerinde bulunan yüze yakın tanıktan bir tanesinin bile ifadesine başvurulması talimatı verilmemiştir. Gözaltı kararını veren Nöbetçi Cumhuriyet Savcısı, talep edilmesine rağmen olay gecesi meslektaşımızın ifadesini almamıştır. Hatta, olay yerine gittiğimizde Nöbetçi Cumhuriyet Savcısı ile görüşmek istediğimizi ancak telefon numarasını bilmediğimizi şikayetçi polislere söylememize ve Nöbetçi Cumhuriyet Savcısının telefon numarasını şikayetçi polislerden istememize rağmen şikayetçi polisler tarafından Nöbetçi Cumhuriyet Savcısının telefonu biz avukatlara verilmemiştir. Gecenin bir vakti, Nöbetçi Cumhuriyet Savcısının telefon numarasını öğrenmek için araştırma yapmak zorunda kaldık. Bu durum bile başlı başına savunma hakkının kısıtlanmasıdır. Telefon numaralarının görev başındaki avukatlara verilmemesi talimatının, Cumhuriyet Savcıları tarafından verildiğine inanmak istemiyoruz. Çünkü ‘silahların eşitliği’ ilkesi gereğince ‘kutsal savunma’ görevini ifa etmek ve maddi gerçeği ortaya çıkmasını sağlamak için hazırlık soruşturmasında müdafi ve savcının görüşmesini gerektiren haller her zaman ortaya çıkabilir. Savcılar, polislerin değil, Cumhuriyetin Savcılarıdır”dedi.

Açıklamasına HSYK kararlarına göre savcıların görevlerini sıralayarak devam eden Av.Yıldırım “CMK listesinde nöbetçi olan avukatlar, diğer kamu görevlileri gibi nasıl günün 24 saatinde görev yapıyorlarsa, Cumhuriyet Savcıları da bizzat ifade almalarını gerektiren haller ortaya çıktığı zaman, nöbet günlerinde istirahat edemezler. Böyle bir lüksleri yoktur. Kişiler hakkında, nöbetçi oldukları günlerde telefon talimatıyla gözaltı kararı verdikleri zaman, nöbet günlerinin her saatinde, o kişilerin ifadelerini de vakit kaybetmeden almaları gerekir. İstirahatte olmak gibi haklı bir mazeretleri olamaz. Çünkü adı üzerinde nöbetçidirler. Nöbet de günün 24 saatini kapsar. Hiç kimsenin kişisel keyfi, insan hürriyetinin önüne geçemez. Yasal gözaltı süresi, azami olarak düzenlenen süredir. İnsanların hürriyetleri, kendilerinden şikayetçi olan polislerin tanzim ettikleri bir tutanakla kısıtlanamaz. Somut delillerin bulunması gerekir”dedi ve olaya konu olan Cumhuriyet Savcısı hakkında şikayetçi olacaklarını ve arkadaşlarının hakkını sonun kadar savunarak olayın takipçisi olacaklarını kaydetti.

Yaşanan durumu sembolize ve protesto etmek için bir kuş kafesi içine koydukları avukatlık cübbesini gösteren Baro Başkanı Av.Yıldırım ve arkadaşları aynı anda düdükleri öttürerek “Bu kararı veren savcıya tüm kamuoyu huzurunda kırmızı kart gösteriyoruz. Meslektaşımız hakkında uygulanan vahim nitelikteki adli kontrol tedbiri kaldırılana kadar bu cübbe adeta tabiri caizse bu kafesin içine hapsedilmiştir. Biz bu cübbenin kafes içinde kalmasına, hapsedilmesine müsaade etmeyeceğiz. O adli kontrol kararı ya kaldırılacak, ya kaldırılacak”şeklinde konuştu. 

banner148
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
banner30