Arslaner kuleyi eleştirdi!

  Edirne Vali Yardımcısı Abdullah Arslaner, şu anda günümüze kadar yalnızca burcu ulaşan, kule kısmı yok olan Makedonya Saat Kulesi’ni çirkin bulduğunu, saat kulesinin burcu ile birbirine uygun olmadığını söyledi… Edirne Belediyesi girişimleri sonucu Edirne Valiliği tarafından onarılması gündemde olan kulenin ne zaman restore edileceği ise merakla bekleniyor… Bu yıl 4’üncüsü düzenlenen ‘Trakya Tarihi Araştırmalar Sempozyumu’ Devecihan Kültür Merkezi’nde yapıldı. Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’nin tarihi değerleri ile müzelerinin anlatıldığı sempozyuma; Vali Yardımcısı Abdullah Arslaner, Vakıflar Bölge Müdürü Hayati Binler, Kültür ve Turizm İl Müdürü İrfan Özcan, Edirne Müze Müdürü Hasan Karakaya ile bazı mimarlar ve öğrenciler katıldı. Toplamda 5 oturumun yapıldığı sempozyumda birçok akademisyen, alanında uzman olduğu konularda sunum yaptı. Prof. Dr. Engin Beksaç’ın rahatsızlığı nedeniyle katılamadığı sempozyumda Trakya tarihine ışık tutan değerlendirmeler yapıldı. Sabahki ilk oturumun başkanlığını, Enez kazılarını yürüten Prof. Dr. Sait Başaran yaptı. Bu oturumda bir sunum yapan Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Araştırma Görevlisi Dr. İsmail Hakkı Kurtuluş, Makedonya Saat Kulesi’ni anlattı. Osmanlı’nın batılılaşma yıllarında en önemli yapı tiplerinin saat kuleleri olduğuna dikkat çeken Kurtuluş, o dönemde 2’inci Abdülhamit’in tüm valilere bir yazı yollayarak saat kuleleri yapmaları yönünde talimat verdiğini kaydetti. Edirne’deki ilk saat kulesinin 1886 yılında dönemin valisi Hacı İzzet Paşa zamanında ahşaptan yapıldığını ifade eden Kurtuluş, sunumunda şu ifadelere yer verdi: Şu anda sadece burç kısmı ayakta kalan kule, yapıldığı dönemde ‘Yangın Kulesi’, ‘Yangınlı Kule’, ‘Memleket Kulesi’ gibi isimlerle anılıyordu. 4 katlı inşa edilen kule 1926’da yenilendi. 1953’te depremde zarar gördü. Daha sonra dönemin Belediye Başkanı Sabahattin Paksoy’un talimatıyla saat kulesi, dinamitlerle patlatıldı. Yıkım kararıyla ilgili net bilgiler olmasa da tahminler; depremde hasar gören kulenin çevredeki tarihi eserlere zarar vermemesi ya da onarımındaki maddi külfet olabilir. Ayrıca bir diğer tahmin de sanatsal değer taşımadığı nedeniyle yıkıldığı yönünde. Eğer böyle bir konu varsa çok acı. Yıkım kararını alan ve onaylayanlar arasında sanat tarihçisi olmadığının bir göstergesi.” Kurtuluş’un konuşmasının ardından sempozyuma dinleyici olarak katılan Vali Yardımcısı Abdullah Arslaner, saat kulesini çirkin bulduğunu söyledi. Kuleyi eski arşiv fotoğraflarından incelediğini ve diğer saat kuleleri ile karşılaştırıldığında Edirne’deki kulenin burcu ile uygun olmadığını düşünüyorum” dedi. Bunun üzerine tekrar söz alan Dr. İsmail Hakkı Kurtuluş, “Biz geçmişten günümüze kadar gelen her esere sahip çıkmaya ve bu eserleri korumaya yemin ettik. Güzellik göreceli bir kavramdır. Bizler ne olursa olsun tarihi varlıkları korumak zorundayız. Eminim ki kule de yapılırken, ‘Biz buraya çirkin bir şey yapalım’ mantığı ile yapılmamıştır” diye konuştu. Kurtuluş’un sunumunun ardından Prof. Dr. Sait Başaran, ‘Enez Kazıları’ konulu bir sunum yaptı.