banner137
banner25

Özel İdare’de korku bacayı sardı!

İl Özel İdaresi’nin 2019 yılı Sayıştay Başkanlığı tarafından yapılan Sayıştay Denetim Raporu sonrasında kurum içerisinde inanılmaz bir hareketlilik başladığı öğrenildi.

62 sayfadan oluşan ve Uzman Denetçi Seyhan Sever ,Ekip Başkanı Burcu Sevinçler,Denetçi Ömer Duran,Grup başkanı Nuray Yılmaz tarafından 27 Nisan 2020 tarihinde tamamlanan raporun Kamu İdaresi tarafından cevaplandırılmak üzere gönderilmesini yok sayan ve adeta yapılan haberleri yalanlayan açıklamalar yapan İl Özel İdaresinin sorulan cevapları vermek yerine haberleri yalanlaması ve olmadığını iddia ettikleri Sayıştay Raporu’nun nasıl ve ne şekilde sızdırıldığını araştırmaya başlamaları akıllarda soru işaretleri oluşturdu.

2019 yılı içerisinde yapılan tüm harcamalar,yatırımlar,ihaleler, hizmet ve mal alımlar ve bunların kayıt altına alındığı tüm evrakları inceleyen denetçiler,25 bulgu başlığı altında sıraladığı hatalarda akıl almaz tespitler yaptılar.Yapılan bu tespitler sonrasında açıklama bekleyen Sayıştay Başkanlığı’na cevap vermek yerine raporu yalanlamayı tercih eden kuruma neden müfettişler gönderildiği ise merak konusu.

Edinilen bilgiye göre raporu yalanlamaya çalışan İl Özel İdaresi Genel Sekreteri ve ilgili şube müdürlerinin Sosyal Mecralarda yaptığı paylaşımlarda şaşkınlık yarattı.Raporun varlığını kabul eden ancak haberi iftira olarak nitelendiren Genel sekreterin, Sayıştay raporu sonrasında bazı müdürlerin yerini değiştirmesi ve kuruma müfettiş gelmesi rapordan rahatsızlığın en somut göstergesi olarak yorumlanıyor.

Edirne Valiliği tarafından verilen talimatla İL Özel İdaresi’nde adeta bilgisayarlar üzerinden iz sürme çalışması başlatıldığı, dosyalarda ve veri transferi gibi konularda şifreleme sisteminin getirildiği,sistem üzerinden dosyaların büyük bir kısmına erişim engeli getirildiği ve yetki sayısının azaltıldığı iddia ediliyor.

Öte yandan varlığı ile yokluğu tartışılan raporun iddiaya göre üzerinde oynamalar yapıldığı ve değiştirilmeye çalışıldığını da gelen bilgiler arasında yer alıyor.

Kurum tarafından paylaşılan ve kamuoyunun dikkatine sunulan yalanlama çabası olarak nitelendirilen 4 maddelik bildiride, İdaremiz; 19 Ağustos 2019 - 26 Eylül 2019 tarihleri arasında Mülkiye müfettişlerinin denetiminden, 29 Eylül-26 Ekim 2019 tarihleri arasında da Sayıştay denetiminden geçmiştir. Sayıştay Denetçilerince kamu zararına konu edebilecek bir hususa rastlanılmadığından, denetim neticesinde herhangi bir yargılamaya esas rapor düzenlenmiş değildir.Zira idarelerin hesap ve işlemlerinin denetimi sırasında denetçiler tarafından kamu zararına yol açan bir husus tespit edilmesi durumunda Sayıştay Kanununun 49. maddesi gereğince sorumluların savunmaları alınarak mali yılsonu itibariyle yargılamaya esas rapor düzenlenmektedir. Bu kapsamda 2019 yılı sonu itibariyle düzenlenmiş bir yargılamaya esas rapor olmadığından 2019 yılı iş ve işlemlerinde kamu zararı doğuran bir husus bulunmamaktadır. Sonuç olarak yapılan teftiş ve denetimler neticesinde Mülkiye müfettişlerince çalışan kamu görevlileri hakkında açılan hiçbir soruşturma bulunmamaktadır. Ayrıca yapılan Sayıştay denetimi neticesinde İdaremize intikal ettirilmiş herhangi bir kamu zararı veya kişi borcu teklifi de söz konusu değildir.”

Maddede yer alan açıklamaların aksine zaten bizlerin iddia ettiği gibi bir yargılama değil,Sayıştay Başkanlığı’nın Kamu İdaresi tarafından cevaplandırılmak üzere şeklinde iddia ettiği bir rapor mevcuttur.Burada da açıkça kelime oyunu ve saptırmalarla kamu oyu yanlış ve eksik bilgilendirilmeye devam etmektedir.

Yine açıklamalarının 3’ncü maddesinde “Bazı basın yayın organlarında görülen haksız itham, iftira ve yorumların aksine; doğrudan temin işleri için 59 ayrı firmadan alım yapılmış olup, sadece gıda alımları 47 ayrı firmadan yapılmıştır. Ayrıca 2019 yılında gerçekleştirilen toplam 134 ihalenin 16 sı 21/b maddesi kapsamında pazarlık usulüne göre ihale edilmiş ve ihale ilanları olması gerektiği gibi en az iki gazetede yayınlanmak suretiyle kamuoyu ile paylaşılmıştır”

Bu açıklamaya göre de alımların yapıldığı firmalar Sayıştay Raporu’nda yer almamış ancak alımların yapıldığı kişi veya kişilerin başında olduğu firmaların sahiplerinin aynı iki kişi olduğu bilinmektedir.Yalan olduğu iddia edilen rapora göre 3’ncü maddedeki açıklamaların detayı ise merak uyandırıyor ve Sayıştay Raporu’nda sorulduğu gibi ihalelerin neden sürekli olarak 21/b maddesine göre yapıldığı sorusu buradav da karşımıza çıkarak cevap bekliyor.Bilindiği gibi "Kanun’un 21’inci maddesinde pazarlık usulü ile ihale yapılabilecek haller sayılmıştır. Bunlardan biri (b) bendinde ifade edilen; “Doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi ani ve beklenmeyen veya yapım tekniği açısından özellik arz eden veya yapı veya can ve mal güvenliğinin sağlanması açısından ivedilikle yapılması gerekliliği idarece belirlenen hallerde veyahut idare tarafından önceden öngörülemeyen olayların ortaya çıkması üzerine ihalenin ivedi olarak yapılmasının zorunlu olması.” halidir denilmektedir.Şimdi Sayıştay denetçisinin sorduğu gibi bizlerinde sormak en doğal hakkıdır!Edirne’de yukarıda sayılan bu sebeplerden hangisi oluştu da siz ihaleleri 21/b maddesine göre yapıyorsunuz?

Kamuoyu tarafından merakla beklenen sorular arasında varlığı yalanlanan rapora ilişkin ise madem basına sızan rapor yok ve yalan.Bu raporu kim ve ne amaçlı gazetecilere dağıttı?Dağıtılan rapor ile basın kullanılarak kamuoyunda neden farklı bir algı yaratılmaya çalışıldı ve gereği neden yapılmadı?Böyle bir raporu kurum içinden veya dışından sızdıran kişilerin kimler olduğu tespit edildi mi?Eğer rapor varsa, bu raporda yapılan haberlerde suç veya suçlamak yok iken,düzenlenen raporlara ilişkin neden korku idareyi sardı ve araştırmalar derinleştirilerek raporu sızdıranlar aramaya başlandı?Raporun varlığı kesin iken yalanlamak yerine neden açıklama kısır döngü içerisinde yapılıyor ve İl Genel Meclisi ile bazı şeyler paylaşılmayarak saklanıyor?

Sonuç olarak gazeteciler eline gelen bilgi doğrultusunda teyitli haberini yapmış ve kamuoyu ile paylaşmıştır.İdarenin bahsettiği gibi aba altından sopa göstererek (daha önceki somut örnekler de olduğu gibi) hukuki yollara başvurma durumu yasal haktır.

Kadı ki rapor ile alakalı kimlerin kimler ile birlikte hangi araçla ve hangi siyasi kişilikle beraber,hangi tari,hlerde  Ankara’ya gittiği de ilerleyen günlerde belgeleri ile paylaşılacaktır.

banner148
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
banner30