1 litre solüsyonu 15 dakikada hazırlıyorlar!

Giderek yaygınlaşan Korona virüsüne karşın en çok ihtiyaç duyulan ürün olan hijyen malzemelerinin tükenmeye başlaması üzerine Sağlık Bankalığı tarafından eczacılara el antiseptiği üretim izni verilmesi ile eczacılar yoğun mesaiye başladı.

45 yıldır eczacılık yapan Ecz.Şükrü Ciravoğlu Sağlık Bakanlığı’nın el antiseptiği üretimine izin vermesi ile kısıtlı miktarda verilen alkolün eczanelere serbest bırakıldığını ve bu sayede üretime başladıklarını kaydetti.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından önerilen iki formülün olduğunu ve bir formülü üreterek satışa hazır hale getirdiklerini belirten Eczacı Ciravoğlu “Sağlık Bakanlığı alkolün eczanelere olan aylık 2 litre satış sınırlamasına kaldırdı.Etil alkolün eczanelere satışının önünü açtı.Bunun karşılığında bizim el dezenfektanı yapma olanağımız doğdu.Burada çok çeşitli formüller var ama Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği iki formül Sağlık Bakanlığı kanalı ile bize ulaştırıldı.Bizde bunlardan uygun olan bir tanesini üretmeye başladık.Burada hem doğru formül,hem doğru ürün yani cilde zarar vermeyecek ürünü üretiyoruz”diyerek üretilen el dezenfektanlarının içinde cildi nemli tutöaya yarayan ve kurumasın önleyen gliserin olduğunu belirtti.

Litre satış fiyatının 58 TL. olduğunu ve maliyetin altında kalan bir fiyatla satış yaptıklarını belirten Ecz.Ciravoğlu “Alkole iki defa zam yapıldı geçtiğimiz aylarda.Burada fiyat önemli değil önemli olan hizmet ve toplumun sağlığı.Şişeleme problemimiz var ama birliklerimiz ve örgütlerimizle bunu halledeceğiz”diyerek 1 litre solüsyonu 15 dakikada hazırladıklarını kaydetti.

Üretilen el antiseptiğinin sadece bu tür durumlarda değil,sürekli olarak kullanılmasının her türlü hastalığa karşı tedbir niteliğinde olduğunu ifade eden Ecz.Ciravoğlu “Burada önemle vurgulanması gereken bir konu var. Bunu alışkanlık haline getirip normal yaşamımızda kullanmamız gerekiyor. Bu bizim toplumsal olarak bir eksikliğimiz. Bir musibet bin nasihatten iyidir derler. Parayla karşılaşan, enfekte olabilecek durumlarla karşılaşan çok insanımız var. Hepimiz birlikte toplumun içerisinde yaşıyoruz. Bunun için ara ara bu dezenfeksiyonu yapmamız gerekiyor. Normal yaşantımızda da bu dezenfekte işlemini yapmalıyız”dedi.

Bazı soğuk algınlığı ilaçlarının Korona virüsünü tetiklediği iddialarına ilişkin bir soruya “Sosyal medyada özellikle bazı soğuk algınlığı ilaçlarının korona virüsün etkisini arttırdığı yönünde söylentiler var. Fakat bunların doğruluk payı yok. Bir yerlerden bu konu dolaşmaya başladı fakat yanlış. Kanıtlanmış bir şey yok. Ayrıca Avrupa İlaç Ajansı bunun böyle olmadığını ve böyle bir etkinin tespit edilmediğini bugüne kadar açıkladı. Buna ayrıca şunu eklemeliyiz. İlaç evet insan sağlığını etkiler. Fakat endüstriyel bir ürün. Ticari bir ürün ve Pazar payı söz konusu. Geçmişte başka örneklerini yaşamışızdır. Ticaret savaşları başlığı altında nitelendirmek mümkün. Bir şeyi kötüleyip başka bir maddeyi öne çıkartarak buradan kazanç elde etmeye çalışmak rastlanmış şeylerdir. Bu bahsedilen soğuk algınlıklarıyla ilgili bir problem yok. Halkımız doktor önerisi ile bu ilacı kullanabilirler”dedi.

Sosyal medya kullanımının yarattığı tahribat ve bilgi kirliliğine karşında konuşan Eczacı Şükrü Ciravoğlu “Hayatın her alanı için geçerli bir durum var. Biz ulusça genel yapı ve karakterimiz buna uygun duygusal bir milletiz. Çok çabuk etkileniyoruz her şeyden. Mantık süzgecinden geçirmeden öncelikle duygularımızla hareket ediyoruz. Bunu her alana ve her şeye uygulamak gerekiyor. Doğruluğunu kanıtlamadan ve bilgi süzgecinden geçirmeden bunları değil paylaşmak değerlendirmek dahi yanlıştır. Bu şekilde hareket edilmediği müddetçe virüsten daha hızlı yayılıyor. Mutlaka bilgi kaynağını iyi görerek, doğruluğunu değerlendirerek bazı şeylerin ona göre hareket etmeliyiz”dedi.