banner137
banner12

Yazımın başlığı günlük hayatta kullanılan hepimizin bildiği bir cümle,hatta deyim…Yani kısacası “çok öfkelenerek ağzına geleni söylemek.”İşte tamda bu noktada Ak parti Edirne Milletvekili sayın Fatma Aksal’ın söyledikleri sonrasında bu yazıyı kaleme alma gereği duydum….

Sayın vekil ile göreve geldiği günden buyana iyi,hatrı sayılır bir diyalogumuz vardı. “Vardı diyorum” çünkü artık yok!Hep istiyorlar güzel şeyler yazalım.Ama az biraz eleştirdik mi; vay anam.

25 Ekim 2020 Pazar günü sayın Aksal sosyal medya hesabından yaptığı yol canlı yayınları ile ilgili bir paylaşım yaptı.Paylaşımlarına çok merak ederek bakmam. “Yine yol paylaşmış” der geçer giderdim.Ama o gün farklı bir gözle bakmak istedim.Çünkü daha önceki paylaşımlarında aracının hız sınırlarını aştığı,uyarı levhasının 50 Km olduğu noktalarda bile hızının biraz fazla olduğu açıkça görülüyordu.Buradan yola çıkarak biraz yayınını izledim.Bölge için yoğun çaba sarf eden,altındaki makam aracı ile daha da çok yer gezmeye başladığı da açıkça görülen Aksal; Keşan istikametinden İpsala istikametine gelirken İpsala içine sapıyor,ancak trafik lambasının renginin kırmızı olduğunu şoförü fark etmiyor yada geçiş üstünlüğü olduğu gerekçesi ile açıkça kazımıyor.Elbette hakkı var!Geçiş önceliği olduğunu çok iyi biliyorum.Nede olsa kırmızı plaka ve vekil kendileri…

Lakin o an kırmızı ışıkta geçmesini kötü örnek olarak nitelendirmiş ve sosyal medya hesabımda ekran görüntüsü alarak ihlal yaptığını paylaşmıştım…

Vay anam! Sen misin paylaşım yapan…Haliyle bizi aramayan,aradığımızda dönmeyen sayın vekil şahsımızı arıyor.Keşke; Emine Erdoğan hanımefendinin adına sözde düzenlenen orman içinde kendisini aradığımda bana dönseydi de,yada gereğini yapsaydı…

Şimdi ışıkta geçmesi tartışılır.Lakin bu hakkı kendilerine verirken şunu düşünmek lazım.O esnada bir vatandaş aracında ailesi ile birlikte aynı yöne kendilerine yanan yeşil ışığa istinaden dönüş yaptılar.Kaza bu! “Geliyorum” demez.Ve kaza yaşandı.yaralamalı ve hatta ölümlü kaza oldu.Kim suçlu?Ben işin bu kısmındayım sayın Aksal.Kaldı ki; benim paylaşımım sonrasında kısa sürelide olsa videoya bakmak istediğimde “içeriğe ulaşılamıyor”şeklinde uyarı aldım.Yani bir anlık tereddüdünüz için videoyu çektiniz ve emin olduktan sonra yeniden koydunuz.Ancak ışık hala kırmızıydı… Ve siz bana paylaşım altından laf yetiştirirken bende size yetiştirdim ve dedim ki; “eğer o ışık kırmızı değil de yeşil ise ben özür dileyeceğim.Ama siz eğer ışık kırmızı ise özür dileyecek misiniz?”dedikten sonra hala bir özrü olmadığını görüyorum…

Sayın Aksal’ın beni telefonla aradıktan sonra bu kadar kin kusması,şahsıma bir sürü laf söylemesi pek hoş değildi.Her şeyden önce yaşça benden büyük ve seçilmiş bir kişiydi.Asla saygısızlık düşüncesiyle bir hadsizlik içine girmem.Neymiş efendim! Ben Cumhurbaşkanımıza hakaret eden bir kişiymişim ceza almışım falan filan.Bakın sayın Aksal! Ben bu ülkenin başında bulunan kişiye asla ve katta hakaret etmem.Sosyal medya’da yaptığım paylaşımda da kendisine olan inancım ve kararlılığını gördüğüm için o paylaşımı yapmıştım.Bizim Trakya’da jargon böyledir.Hatta halk arasında paylaşımım benzeri bir çok laf geçerlidir.Ancak bazı mihraklar şahsımın ceza almasına neden oldu ve ben cezamın maddi boyutunu ödedim,şimdide sayenizde manevi boyutunu ödüyorum…Kaldı ki sizinde yakından takip ettiniz itiraz sürem devam ediyor.Allah büyük ve hak yerini bulacak, adalet tecelli edecek.Ülkede şahsımı vatan haini gibi göstermenin anlamı ne?Ekmeğimle oynamak,gazeteciliğim bitirmek için çaba sarf edilmesine ne diyeceksiniz?Elbette ses edemeyeceksiniz.Neden mi? Çünkü ben çok büyük suç işledim.Ama o sözü kime sorsanız hakaret olmadığını söylüyor.Ve sana kasıtlı yapılan bir bitirme planı bu deniliyor.Neden mi? Çünkü ben “FETÖ’ye ,it” dedim…. 2014 yılında Edirne fişlenmişti bu hain örgüt mensuplarınca…Örneğin şahsım için yapılan fişlemede yani telefonumun bir yıl süresince illegal dinlenmesi olayında “ – G.T. (Gazeteci): Cemaate karşı, yabancı ülke istihbaratçılarıyla temasta. İstediklerimizi yapmayan biri, takip edilmeli, önü kesilmeli” şeklinde bir not alınmıştı.Sene 2017’de bu bahaneyle hayatım karartıldı.Bu pisliği tarafıma örgütün yada mensuplarının yapmadığının bana garantisini verebilecek misiniz?Hala üzerimde oynana oyunlara seyirci kalacak mısınız?Ama inanın sayın Cumhurbaşkanımızın bu paylaşımımdan haberi olsa güler geçer.Ve bu denli detay bilgisi olsa şahsıma haksızlık yapıldığı kanaatine varır.Nede olsa Kasımpaşalı ve nede olsa bir Karadeniz evladı…Ha keşke kendisi ile ilgili olumlu yazılarımı gösterseniz.Ama nerdeee???

Şahsıma yönelttiğiniz çok ağır bir itham ve iddianız var.Ve sizi bu iddiayı ispata davet ediyorum.Edemezseniz size yazık.

Şimdi gelelim sazın ince tellerine.Daha öncede bir paylaşımınızın altına yazdığım yorumda,Ferdi Tayfur veya Müslüm Gürses yada Neşet Ertaş çalarak yol paylaşımları yapacağınıza, icraatları paylaşsanız.Bu hükümetin yaptığı yatırımları gösterseniz demiştim.Örneğin bölgenizdeki sulama projelerini yayınlasanız.Alttan konuşarak bilgi verseniz…Ne o öyle boş boş yollar,boş boş tarlalar.İnip tarladaki üreticinin sesine kulak verseniz.Eleştirse de onu da paylaşsanız.Siz yücelirsiniz.Cumhurbaşkanımızın dediği gibi halkla içi içe olsanız.Kırmızı ışık hadisesinde de deseydiniz ki; “şoförümüz kırmızı ışıkta geçmiş evet üstünlüğümüz var lakin ben şoförü uyardım deseniz,oraya yorum yazsaydınız.bugün takdir edilirdiniz.Ama siz ne yaptınız! Yorumları sildiniz,polemiği ortadan kaldırdınız,ve beni sosyal medya arkadaşlığından çıkarttınız.Zaten bende de 5 bin kişi vardı.Bari bahaneyle bir bekleyeni,kalpten seven, bize değer veren birini eklemiş oldum…

Sahi sayın vekilim! Bölgemizde hizmetleriyle adeta tavan yapmış ve bir daha kimsenin o kadar hizmeti yapamayacağına inandığım kişilerden biri olan Edirne milletvekilimiz dönemin sağlık Bakanı Dr.Mehmet Müezzinoğlu’nun yatırımlarını bari sürdürseydiniz.Hani şu çok güzel büyük olan hastanelerimiz var ya!

Örneğin İpsala,Enez,Keşen,Havsa ve daha varlığı yeni yeni oluşmaya başlayan Uzunköprü hastanelerimizin personel konusunu ne yaptınız? Ekipmanları olmayan,olsa bile kullanacak personeli bulunmayan,devasa hastanelerin içinde sağlık ocağı işlevinde çalışan hastaneleri ne yaptınız? Taşıma su ile hasta tedavi edildiğini,ilçelere merkezden zulüm yapılırcasına doktor taşınmasını,sağlık personeli taşınmasını,sekreterlerin bile gece gündüz taşınmasını ne yaptınız?İlçede istihdama yönelik personel alımı bile yaptıramıyor,Edirne merkezden nakille hastane çalıştırıyorsunuz.İlçelerde iş arayan bir sürü genç var neden bunları buralarda istihdam etmiyor da şehirden taşıma su ile değirmen döndürmeye çalışıyorsunuz?Bu ilçelerde ki vatandaşlaın sağlık hizmetini dört dörtlük almak hakları değil mi?Edirne merkez hastanesi kapasitesinin üzerine çıkarak tüm ile cevap vermeye çalışıyor.ilçede ki vatandaşı merkez hastane kapılarında basit rahatsızlıklar için bekletmeye, "bugün git yarın gel" dedirtmeye,yol masrafları ödetmeye hakkınız var mı?

Lalapaşa yani Balkan köylerinde hala banyosunu yapamayan insanımız var.Valimiz sayesinde kısa vadeli çözümler yapılıyor ama hükümeti neden bu konuda devreye sokmuyorsunuz,valimize destek olmuyorsunuz?

Bereket ormanına fidan ekmemişler be! Tabelası var ama orman yok.Siz nerdeydiniz?Azcıkta oralardan canlı yayın yapaydınız ya!

Kongre sürecindesiniz.Hayırlı olsun.İlçe başkanı ile yola devam kararı aldığınız gün gibi ortada ancak il başkanı için partililer aynı şeyi söylemiyor.Adeta bir soğuk savaş var aranızda.Partide küskünler,kırgınlar ve ayrışanlar var.Bunlar için ne yapıyorsunuz?Partiden çıkan çatlak sesler sizin istediğiniz bir il başkanının göreve geleceğini söylüyor.Geçmişte bu partide görev yapanları biliyoruz.Neler yaptıklarını da!Ha Belgin İba’ya gelince.Akçeli işlerle işi olmaz….İhtiyacı da.Eşine gelince. Eşi müteahhit ve devlet işi alıyor.Adam sonuçta taş yemeyecek.O zaman iş verdirtmeyin.Yanlışı varsa elbette yasal olarak gereken yapılır.Ha şunu da hatırlatmakta yarar var! Allahtan İba var.Yoksa ne önceki nede şimdiki parti binasını yaptırmaya sizin gücünüz yeterdi.Allahtan iktidar partisine yakışır bir bina var.

Hiç duymadım bugüne kadar il başkanı İba bir memur atamasında veya yer değişikliğinde yada bir işe alım ilanında devreye girsin de,akçeli işle uğraşsın.

Ha benden söylemesi.Eğer etkiliyseniz bu konuda,söyleyin Ankara’ya.Edirne Ak parti teşkilatında akçeli iş yok.Şunu da not düşün! “gelen gideni aratmasın”Aslında bu partiye ve size lazım olan kim biliyor musunuz? Hani hakkında dava adamı olmasına rağmen dava açtığınız ve davayı kaybettiğiniz vekillik hakkı yenilen Şemsettin Emir var ya! Kısacası bu partide bir yerleri oynayanların hakkından o ve onun gibiler gelir.Şimdi Edirne Ak parti milletvekili olsaydı ben bu satırlarda sadece hizmetleri yazardım…Sizin çektiğiniz o boş yolları değil…Ha şimdi beni bitirmek,olmayan ekmeğimle oynamak için elinizden geleni yapın.Ama unutmayın bir evladım var!Onunda ahı.Saygılarımla….

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Turan Şallı 3 yıl önce

Bugün Edirne eski AKP Milletvekili sayın Şemsettin Emir İle Edirne'de yaşayan Roman vatandaşlarımızın sosyal sorunlarını ve özellikle kömür yardımları hakkındaki değerli görüşlerini aldım. Aramızda siyasi düşünce farklılığı olsa da insan odaklı düşünmenin gerektiğine inandık.. Sayın vekilimiz de aynı düşüncededir. Sonuç olarak aynı ilde yaşıyor. ekmeğimizi kazanıyoruz. Kendisine Roman mahallelerinde yaşanması muhtemel yaşanacak toplumsal sorunları anlattım. Değerli düşüncelerini aldım.. Meseleye önce insan gözü ile bakmak gereğini konuştuk. Samimi ve dostça bir sohbetimiz oldu. Temennim sayın Şemsettin Emir'in Edirne için siyasette aktif rol almasıdır. Bir siyasetçi "ÖNCE İNSAN" diyorsa bundan daha ne güzel olabilir ki.